CHPSELÇUK
  ANASAYFA
 

BAŞARILI BAŞKANLAR BELLİ OLDU

 


 

      İzmir’in en etkin ve en çok tıklanan internet gazetelerinden Ege’nin Sesi gazetesinin yaptığı ‘En Başarılı 5 Belediye Başkanı Kim?’ anketinde Selçuk Belediye Başkanı H.Vefa Ülgür en çok oyu aldı. 17 Ocak 2011 tarihinde başlatılan ve 1 Şubat 2011 saat 17.00 de sona eren ankete site okuyucuları yoğun ilgi gösterdi. İzmir Büyük Şehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu başta olmak üzere İzmir’in tüm ilçelerinin Belediye Başkanlarının oylamaya sunulduğu ankette büyük bir çekişme yaşandı. www.egeninsesi.com adresinden girilen İnternet sitesinin ayrıca on beş günde bir yayınlanan Egenin Sesi adlı bir gazetesi de bulunuyor. Gazete dün sona eren anketi şöyle haberleştirdi:

“Ege’nin Sesi gazetesi olarak başlattığımız ‘En Başarılı 5 Belediye Başkanı Kim?’ anketimize gösterilen yoğum ilgiyle birlikte bugün sona geldik.

17 Ocak 2011 Pazartesi günü başlattığımız ankette büyük bir çekişme yaşandı. Anket başladığı andan itibaren, büyük ilgi gördü ve binlerce kişinin verdiği oylar, her gün dengeleri değiştirdi.

Anketin ilk günleriyle son günleri arasında sıralamanın çok fazla değişmesiyle birlikte yarış kızıştı. İlk hafta birinci sıraya oturan Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan, ankette sona yaklaşırken ilk 5’ten düştü. 25 Ocak 2011 Salı günü yaptığımız ‘İlk 5 İçin Büyük Çekişme’ başlıklı haberimizde, son durumu hatırlatmak amacıyla verdiğimiz ilk 5, aradan geçen günler içerisinde farklı bir şekil aldı.

Geçen hafta yaptığımız haberde verdiğimiz ilk 5 aynen şöyleydi: 1- Aziz Kocaoğlu / İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı, 2- Ercan Tatı / Buca Belediye Başkanı, 3- Abdül Batur / Narlıdere Belediye Başkanı, 4- Kamil Okyay Sındır / Bornova Belediye Başkanı, 5- H. Vefa Ülgür / Selçuk Belediye Başkanı

Bugün itibariyle sona eren anketimizin sonuçları ise şöyle:

1- H.Vefa Ülgür / Selçuk Belediye Başkanı - 348 oy, %15.01 2- Ercan Tatı / Buca Belediye Başkanı - 315 oy, %13.59 3- Aziz Kocaoğlu / İzmir Büyükşehir Belediyesi - 294 oy, %12.81 4- Abdül Batur / Narlıdere Belediye Başkanı - 292 oy, %12.68 5- Kamil Okyay Sındır / Bornova Belediye Başkanı - 220 oy, 9.49

Oylamada dikkat çeken bir başka önemli nokta da hiçbiri seçeneğine 87 oy verilmesi. Başkanlara verilen yüzlerce oyun yanında çok büyük bir oy oranı değil belki ama başkanlardan memnun olmayan bir kesimin de sivrilmesi dikkat

Oyan Selçuk'ta partililerle buluştu


 

     Cumhuriyet Halk Partisi Meclis Üyesi ve İzmir Milletvekili ve Prof. Dr. Oğuz Oyan Söke’de Uğur Mumcu’nun anma törenine katıldıktan sonra dönüşte Selçuk’a da uğradı. Oğuz Oyan’ı; Atatürk Düşünce Derneği Selçuk Şubesi Ahmet Ferahlı Parkı’nda Selçuk Belediye Başkanı H. Vefa Ülgür, Başkan Yardımcısı Veli Keskin, CHP Selçuk İlçe Başkanı İbrahim Adıgüzel, Atatürk Düşünce Derneği Selçuk Şubesi Başkanı Hasan Uysal, Selçuk Gönüllüleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Faik Kaytancı, CHP’li belediye meclis üyelerinin bazıları ve vatandaşlar karşıladı. Parkta partilileriyle sohbet eden Prof. Dr. Oğuz Oyan, Belediye Başkanı Vefa Ülgür’den ve CHP Selçuk İlçe Başkanı İbrahim Adıgüzel’den çalışmalar hakkında bilgiler aldı.

Söke’de Uğur Mumcu adına düzenlenen anma programının ardından Selçuk Demokrasi Platformu adına Selçuk Gönüllüleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Faik Kaytancı’nın daveti üzerine ilçeye uğradığını belirten Cumhuriyet Halk Partisi Meclis Üyesi ve İzmir Milletvekili Prof. Dr. Oğuz Oyan, İzmir ve Selçuk’ta CHP’nin güçlü olduğunu ancak bu gücü İstanbul ve Anadolu’da da hissettirmek gerekli olduğunu vurguladı. Kritik bir seçim sürecine girdiklerini hatırlatan Prof. Dr. Oğuz Oyan, AKP’nin iki dönemdir iktidar olduğunu artık bu gidişata dur demenin zamanının geldiğini belirtti.

‘AKP CUMHURİYET KARŞITI SİYASET YAPIYOR’

Oğuz Oyan, sözlerine Türkiye’nin bir yol ayrımımda olduğunu ve AKP’nin Cumhuriyet karşıtı siyaset yaptığını söyleyerek devam etti. Oğuz Oyan, “AKP’nin iktidardaki 9. yılını yaşıyoruz. Amaçları toplum dönüştürme projesi. Bu proje nedir? Bu proje toplum inşaatı yapmaktır. Türkiye’yi yeniden yapılandırmak, Yasama ve Yargıyı ele geçirerek güçler dengesi yaratmak istiyorlar. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nu ellerine alıp Anayasa Mahkemesi’ni temyizini üst makama göstermek istiyorlar. Artık Türkiye Cumhuriyeti’nin bitmeyeceğini AKP’ye göstermeliyiz. İzmir’de iyi bir artış yakaladık bunu korumamız lazım. Referandumda İzmir ve Selçuk iyi bir sonuç aldı. Ama bu artışı tüm Türkiye çapında gerçekleştirmeliyiz” dedi.

‘AĞIRLIĞIMIZ GENÇLER VE KADINLAR ÜZERİNDE OLMALI’

Seçim çalışmalarına gençleri ve kadınlara yüklenerek devam edilmesi gerektiğini belirten Cumhuriyet Halk Partisi Meclis Üyesi ve İzmir Milletvekili Prof. Dr. Oğuz Oyan, gençlik teşkilatının yenileme çalışmalarının olduğunu ve özellikle parti olarak ana ağırlığı gençlere ve kadınlara verilmesinin gerektiği olduğunu ifade ederek, “Nüfusunun yarısını gençler ve kadınlar oluşturmakta. Parti bünyesinde gençleri ve kadınlarımızı çekmeliyiz. Gençlik damarını kadın damarını elimizde tutarsak CHP iktidar olur” dedi.

'2008 YILINDA İMF PROGRAMI BİTTİ’

Oğuz Oyan, “Türkiye’de 2008 yılının mayıs ayında İMF programı bitirilmiştir. İktidar kendi hazırladığı bütçe önergesini verdi. Olan çiftçiye ve esnafa oldu. Bu yıl 47 milyarlık dış borç bekliyoruz. 2002 yılından bu yana dış borç olayı Türkiye’de 2 kat artmıştır. AKP’nin ekonomik politikaları tıkanmıştır. Üreten değil tüketen bir ülke haline getirilmiştir ve Türkiye’nin CHP iktidarına ihtiyacı vardır” dedi. 

Adalet ve Demokrasi Haftası etkinlikleri Gazeteci Yazar Uğur Mumcu’nun Anıtına Karanfil Bırakılarak Başladı



 

Selçuk’ta demokrasi platformu tarafından yapılan anma günü saat 12.00 da İstasyon meydanında yapılan yürüyüşle başladı. Yürüyüşe Selçuk Belediye Başkanı H.Vefa Ülgür, CHP İlçe Başkanı İbrahim Adıgüzel, Selçuk Gönüllüleri Derneği, Alevi Kültür Derneği Selçuk Şubesi, Eğitim Sen ve Eğitim iş Selçuk temsilcilikleri ve vatandaşlar katıldı. İlk olarak vatandaşlar tarafından Atatürk anıtına çelenk bırakılarak saygı duruşu ve İstiklal Marşı okundu. Ardından Uğur Mumcu anıtına gidildi. Anıta karanfiller bırakılarak Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Hasan Uysal tarafından basın açıklaması okundu. Basın açıklamasında;”Uğur Mumcu 24 Ocak 1993’te Ankara’da evinin önünde arabasına konan C-4tipi plastik bombanın patlaması sonucu hayatını kaybettiği ifade edilerek “ O tarihten beri aydınlanma savaşçımız, yılmaz Atatürk’çü Uğur Mumcu aramızda değil.
 
            Aydınlanma yolunda ilerlerken, aydınlanmanın ışığının kitlelere ulaşması, her devirde hep engellenmek istenmiştir.Bu ışığın getirdiği aydınlıktan; bilgiden ve gerçeklerden
karanlık emelleri olanlar; ilişki ağlarını çıkar ilmekleriyle örüp, halkın yarınlarını çalanlar korkarlar; Ve bu korkuyla da sürekli baskı ve zulüm yaparlar.Ölüm emirlerini yağdırırlar.
 
            Ülkemizde son otuz yıldır aydınlarımız, topluma aydınlanmanın ışığını aktarmak isterken korkakların verdiği emirlerle baskı ve zulüm görmüşler; Arkalarında dul eşler, öksüz ve yetim çocuklar acılı ana ve babalar bırakarak öldürülmüşlerdir.
 
            Bugün bu aydınlarımız aramızda değiller.Oysa bugün onlara dünden daha çok ihtiyaç duyuyoruz. Ülkemiz Uğurların ülkesi olmaktan çıkmış Derviş Vahdettinlerin, hizbul kontralarının ve tarikatların çiftliği haline getirilmek isteniyor.Bu vatan çiftlik değildir.Olamaz. Bu vatanı vatan haline getirenler M. Kemal’ler,   Kuva-i Milliye’çiler
ve vatanın bölünmez bütünlüğü için canını veren şehitlerimizdir. Ve bu ülkeyi aydınlık yarınlara getirmek isteyen Uğur Mumcular, Bahriye Üçok’lar, Muammer Aksoy’lar,Gaffar Okkan’lar,Eşref Bitlis’ler ve daha niceleri…
 
            İşte Uğur Mumcu gibi nice aydınlarımız bunları savundukları için ABD emperyalizminin yurdumuz içerisinde kolu olan gladyo tarafından şehit edilmişlerdir.
 
            Uğur Mumcuların olmadığı topraklar çoraklaşır, vatan toprağı olmaktan çıkar.
Emperyalizmin himayesindeki ‘şeyhler, dervişler ve mensuplarının kul anlayışının hüküm sürdüğü sömürge haline gelir.
 
            Bugün bunları ülkemizde canlı örnekleriyle yaşamaktayız. Daha dün insanlarımızı domuz bağı ile bağlayıp diri diri toprağa gömdüler. Birileri ‘ Bunu yapan insan ve Müslüman olamaz.’ dediler. Oysa onlar hem insan hem de Müslüman dı lar.Dışarı çıktılar.
Çıkıncada ‘Pişmanlık yok. Müslüman pişman olmaz’dediler göz göre göre. Gidiyoruz diye diye adliyenin, emniyetin, vilayetin bilumum devairin gözlerinin içine baka baka çekip gittiler. Olsun. İçerde kalanlar, yazarlar, gazeteciler, profesörler ve bilim insanları var. Onların hukukunu, namusunu kurtarmaya içerde kalanlar yeterdi. Nitekim onlarla yetindiler. İnsanları dinden imandan değil ama hukuktan ettiler. İddia ediyorum ki masumiyet masumiyet olalı böyle zulüm görmemiştir.
 
            Tüm ayrıntıları ile her şey açık seçik ortada. Artık tartışacak zamanımız yok. Bundan sonra şu an yaşayan Uğurlarımıza sahip çıkalım. Birleşmek ve Cumhuriyet yıkıcılarına karşı; tek bir yürek, tek bir yumruk olalım” dedi. Uysal, katılımcıları akşam saat:20.00’da Belediye Efes Tiyatro salonunda yapılacak Anma gecesine davet etti.
 
 
 
 

EFES ESNAFI YIKIMA KARŞI



 

Bilindiği gibi İzmir Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün başvurusu üzerine İzmir 2 Nolu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu, Efes Antik Kenti Aşağı ve Yukarı kapı çevresinde yıllardır faaliyet gösteren dükkanların yıkımı için karar vermişti.

Bu karar üzerine Selçuk ta bazı siyasi partiler, dernekler ve odalar birlikte hareket etme kararı aldı. Yıkım kararı üzerine Efes Alt Kapı da bir toplantı yapıldı. Efes Alt Kapı da bulunan Gülhan Restaurantta yapılan toplantıya Efes Turistik Eşya Satıcıları ve Üreticileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ürkmez, Selçuk Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Hayri Güller, CHP İlçe Başkanı İbrahim Adıgüzel, MHP İlçe Başkanı Levent Görür, Selçuk Ülkü Ocakları Başkanı Memiş Esener, CHP Gençlik Kolları Başkanı Uğur Gülbay ve esnaflar katıldı.

Efes Turistik Eşya Satıcıları Dernek Başkanı Mehmet Ürkmez ‘‘ Bu toplantıya katılarak bizleri yalnız bırakmayan herkese teşekkür ederim dedi. Bizler burada güzel bir şekilde örgütlenerek hareket etmeliyiz. Yoksa bireysel yapılan hiçbir hareket başarıya ulaşmaz. Esnaf arkadaşlarımız olayın ciddiyetinin farkına varmalı. Efes biterse Selçuk biter. Esnaf arkadaşlarımız korkmuş bir vaziyette, haklı mücadelemizde sindirilmek isteniyoruz. Müze müdüründen bana telefon geliyor, diyor ki Artık karar alındı, sizlerde ses çıkarmayın içeride ki dükkanlar açılsın, mühürler kaldırılsın size de dokunulmasın. Böylece sizinde işiniz yoluna girer, Hem de Belediyenin Kültür Bakanlığı ile arası düzelir diyor. Bu nasıl anlayıştır. Bu toplantı da CHP ve MHP bildiklerini açıkladı bizlere destek oldu keşke AKP ilçe teşkilatı da aramızda olsaydı’’ dedi.

MHP Selçuk İlçe Başkanı Levent Görür Efes’te ki yıkım kararı ile ilgili parti ve sivil toplum kuruluşlarının ortak hareket etme konulu toplantısında şunları söyledi; ‘Hem MHP İlçe Başkanı hem de Efes’te esnaf olarak şunları demek istiyorum. Her sene olup bitenler aynı, her sene Efes esnafının başına bir dert çıkıyor. Bu olanları da her sene birlikte yaşıyoruz. Ancak bu sorunların hiç bu kadar çok ciddileştiği olmamıştı. Efes esnafının şu an karşı karşıya bulunduğu durum gerçekten ciddi bir durum.

Prosedür falan değil bunlar, burada ki BİLİNTUR’un açmış olduğu dükkanlar için İzmir Milletvekilimiz Şenol Bal 2 sefer Efes’e getirdik sizlerle görüştürdük. Kendisi bu konuda dört seferde soru önergesi vermiştir. Kültür Bakanlığı her seferinde daha iyi hizmet vermek için bu açılan dükkanların yapıldığını, açıldığını söyledi.  Özetlersek bu dükkanlardan hiçbir şekilde vazgeçmiyorlar. Bana göre olan iş şudur; içeride şuanda iki dükkan var ikiyüzer metre karelik bunun üstüne bu sene içerisin de bir tanesi yamaçevlere, bir tanesi kütüphaneye diğeri de Tiyatro bölgesinde olmak üzere 3 tane daha ilave dükkanın projelendirilmesi bitti. İçeride ki dükkan sayısı beş’e çıkacak. Burada yapılmak istenen aba altından sopa göstermek, bunların yapmak istediği bize susun, ses çıkarmayın, bu dükkanlara karşı gelmeyin yoksa sizi yıkarız denmek isteniyor. Ve bizim bunlara karşı yapabileceğimiz tek olay bunlara karşı birlik olmak, mücadele etmek, Efes Dernek Başkanının dediği gibi Efes Müze Müdürü demiş ki, Susun, sesinizi çıkarmayın olay ortada. Sesinizi çıkarmayın içeride ki dükkanlar ikiden beşe çıksın BİLİNTUR’un ticaret alanları daha da genişlesin, ilerleyen günlerde bu sayı sekiz olsun, on olsun. Bizlerin de İZKA’nın yapmış olduğu projeye göre dükkanlarımız havaalanının oraya alınsın. İçeride bunlar istedikleri gibi at koştursun. Selçuk’un esnafı olarak ta bizler turistlere 2 kilometre uzaktan el sallamak durumunda kalalım.  Bunların bütün dertleri bu gidişatta bunu gösteriyor. Ülkeyi satmakla mükellefiz diyen bu hükümet en son küçük esnafın ekmeğine de göz dikti. Bu sadece bizle sınırlı değil 56 tane ören yerinin satışı ile ilgili bu dükkan meselesi. Sadece Selçuk ’ta değil, Bergama da, Didim de, Antalya da, İstanbul da ülkenin her yerinde aynı sorun var. Amaç küçük esnafı bitirmek yandaşlarından oluşan bir zengin tabaka oluşturmak.

Görür açıklamalarına şöyle devam etti; ‘ Efes’te bir oyun oynanıyor bu dükkanların yıkılmaması için açılan dükkanlara ses çıkarmayın deniyor açıkça. Ne yazık ki içemizden bazıları da bu oyuna geliyor. Oyuna gelmeyelim, çünkü sonucu çok kötü olur. Bugün bunları yapan zihniyet yarın hepimizi buradan yollayacak, dükkanlar kökten elimizden gidecek. Onun için sesimizi duyurmamız lazım, mücadelemizi yapmamız lazım. Ben burada hem siyasi parti olarak hem de esnaf olarak bu işin sonuna kadar takipçisiyim. Bu mücadele de ne gerekiyorsa  maddi, manevi hepsini yaparız. Kimseden de çekincemiz yok.

AKP ’nin ilçe başkanı diyor ki Şov Yapma Vefa. Tamam diyelim ki Vefa şov yapıyor, peki sen ne yapıyorsun sayın Yeşilçimen. Sen değimlisin referandumdan önce gelipte burada bu dükkanlar açılmayacak diye söz vermedin mi? AKP İzmir Milletvekili Nükhet Hotar oyunuzu AKP’ye verin bu dükkanları açtırmayacağız demedi mi? Burada ki esnaf arkadaşlarım buna şahit. Peki sonuç ne oldu iktidar oldular ama açıldı dükkanlar, demek ki bunlar tükürdüklerini yalamaktan çekinmiyorlar. Şimdi yine bir söz veriyor yine bir şey olmaz diyor. Ama seçim bittikten sonra, BİLİNTUR’un dükkanları açıldıktan sonra verdikleri sözleri yine unutacaklar. Bizler hep buradayız, elli senelik esnaf arkadaşlarımız var, sakın bu oyunlara gelmeyin. Sema hanım kendi üzerinde olan topu taca atıp kurtulmak istiyor. Soruyorum Sema Hanım şimdi nerdesin. Burada yüzlerce arkadaşımız var gelişmeler hakkında bilgi almak isteyen, dolaylı yoldan Efes’ten 5000 kişi ekmek yiyor. Nerde iktidar partisinin ilçe başkanı, neden burada yok, bu sorun onu ilgilendirmiyor mu? Selçuk halkı, Efes esnafı zor durumda bunun için ne yapabilirsin? Gidip Başbakanlığın kapısında yata bilirmisin? Efes esnafını kurtarabilirmisin, bunları söyle… Geçen seferde korkmayın dedin sayın Yeşilçimen ama dükkanlar açıldı.

Müze Müdürü de AKP’nin bürokratı, müdürü oldu. Çıkan yıkım kararına bir dakika içinde imza atıyor kendisi. O imzayı atarken hangimize sordu, hangimizi düşündü. Hangi ruh hali ile gitti o karara bir dakika da imza attı. Müze Müdürü burada da Bilintur dükkanları açılırken proje müdürü gibi açılan dükkanlarda çalıştı kendisi. Ağaçlar kesildi, beton atıldı sesini duyamadık. Ama biz bir şey yaparken 2 tane arkeolog dikiyorlar baş ucumuza, jandarmayı gönderiyorlar. Bunları hepimiz yaşadık. Orda niye proje müdürü gibi çalıştı.

Burada yaşayan onbinlerce esnaf ne yiyecek bu kararlar alınırken bunlar düşünülmüş mü? Onbinlerce insanın ekmeğini bir kalem de alıyor, bir kişinin ekmeğine veriyor. Bu mu sosyal adalet bu mu kalkınma.

Bizler sesimizi daha da yükselteceğiz, bunu da yapmak zorundayız. Sesimizi yükseltikçe mutlaka bir yerlere duyuracağız’ dedi.

LEVENT GÖRÜR’ÜN KONUŞMASINI AŞAĞIDA Kİ VİDEODAN İZLEYEBİLİRSİNİZ.

CHP İlçe Başkanı İbrahim Adıgüzel yapılan toplantıda şunları söyledi.
‘‘ Levent Bey gerekenleri ve olanları söyledi. Ne yazık ki bu oyun burada Bilintur dükkanlarıın açılması ile başladı. Ören yerlerinin ihalesinin ortaya çıkması ile birlikte bu oyunlar netlik kazandı. Bunu Efes esnafının görmesi lazım. Peki bunun için ne yapmalıyız birlikte olmalıyız. Hep birlikte hareket etmeliyiz. Eğer birlikteliğin beraberliğin gücünü fark edemezsek bu işten Efes esnafı ve Selçuk mağlup çıkar. Bunun için Cumhuriyet Halk Partisi olarak destek vermeye hazırız. Belediye başkanımız da bu konuda pazartesi günü açıklama yapacak. Kendisi de aynı desteği zaten veriyor. İçeride ki yasal olmayan dükkanların kapatılmasında olduğu gibi. Kendisi bu konuda risk almış, oyun üzerinden oyun oynanacağını da ikaz etmiş. Ve Levent Bey’in söyledikleri aynen yürürlükte. Dernek başkanını arıyorlar diyorlar ki; Biz burada balım, gülüm yapalım. Siz de devam edin. Bizde içeride devam edelim.

Efes Esnafı burada ticari potansiyeli paylaşmak için gelen şirketlerle karşı karşıya. Bu anlayış AKP’nin 8 yıllık iktidar anlayışıdır. Bizler buraya esnaf arkadaşlarımızı uyarmaya, destek olmaya geldik. Bu uygulamayı yapan AKP, bizlerde bu uygulamaya karşı olduğumuz için sizlere destek olmaya geldik. Efes esnafı nasıl bir tepki koyacaksa bizler destek olmaya hazırız. Derneğinize sahip çıkın ve dernek üzerinden hareket edin. Sizlere Selçuk’un bütün güçleri yardım etmeye hazır. Hepiniz Selçuklu ve Selçuk esnafısınız. Esnaf Odası destek verecek, Ticaret Odası destek verecek, partiler destek verecek hep birlikte hareket edeceğiz bu konuda.

AKP İlçe Başkanı diyor ki 1/1000 ’lik haritalar diye laflar ediyor ama bunların hiç biri doğru değil. ki 1/1000 ’lik haritalar bile kurullarda bekliyor, bilinçli olarak kurullarda bekletiliyor. Ama Efes hakkında ki karar nedense bir saatte geçirildi’’ dedi.

İBRAHİM ADIGÜZEL’İN KONUŞMASINI AŞAĞIDA Kİ VİDEODAN İZLEYEBİLİRSİNİZ.

Efes Turistik Eşya Satıcıları Derneği eski Başkanı Ali Rıza Arın da söz alarak bir konuşma yaptı. Arın şunları söyledi; ‘ Sayın Sema Yeşilçimen yapmış olduğu açıklamada diyor ki ‘‘şov yapma Vefa’’ Yıkım kararı prosedür gereği alınmıştır. Prosedür ne demek karar ne ise uygulamak demek değil mi? Bunu Vefa Bey erken görmüştür ve bildirmiştir. Belediye Başkanının bizi koruması şov mu? Oluyor’ dedi.

Selçuk Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Hayri Güller de söz alarak bu konu hakkında görüşlerini belirtti. Güller şunları söyledi; ‘ Efes Selçuklunundur, bu mücadele de esnaf arkadaşlarımızın yanındayız ’ dedi.

Efes esnaflarından Yusuf Dereli ise konu ile ilgili şunları söyledi; ‘ Biz işsiz kalmak istemiyoruz, daha önce buraya gelipte A deyipte B yapanların, bizi yanlış yönlendirenlerin onlarında bugün burada olması lazımdı. Bizim burada gençlerimiz, çocuklarımız, arkadaşlarımız var bunları düşünmek zorundayız. Efes bir fabrika gibi düşünülmeli. Bu pazarda yaklaşık 25000 çeşit ürün var. Bu pazarın ayrı bir değeri var. Bunun için bizler kalıcı bir çözüm istiyoruz’ dedi.

www.selcukhaber.com
 

Katledilen Aydınlarımız Selçuk’ta Anılıyor



Selçuk’ta Adalet ve Demokrasi haftası kapsamında araştırmacı gazeteci Uğur Mumcunun Öldürüldüğü 24 Ocak günü Atatürkçü Düşünce Derneği, Cumhuriyet Halk Partisi, Alevi Kültür Derneği, Selçuk Gönüllüleri Derneği, Eğitim İş, Eğitim sen’in katkısıyla oluşturulan Demokrasi komitesi tarafından bir anma günü düzenleniyor.
 
 Komite tarafından yapılan açıklamada;” 24 Ocak pazartesi günü saat 12.00’da İstasyon meydanında demokrasi yürüyüşüyle başlayacak etkinlikte Atatürk anıtına Çelenk koyulacak ardından Uğur Mumcu anıtı önünde bir basın açıklaması yapılacaktır etkinliğimiz 24 Ocak akşamı saat: 20.00’da Selçuk Belediyesi Efes Tiyatro salonunda yapılacak demokrasi gecesiyle son bulacaktır. Tüm duyarlı halkımızı etkinliklerimize katılmaya davet ediyoruz.” Denildi.
 

Eski Gençlik ve Spor Bakanı ve Eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı
Yüksel Çakmur, CHP Selçuk İlçe Örgütünü Ziyaret Etti.

 
 
 
 Eski Gençlik ve Spor Bakanı ve Eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Yüksel Çakmur’u CHP İlçe Bakanı İbrahim Adıgüzel, Belediye Başkan yardımcısı Veli Keskin, Başkan Vekili Cengiz Aydın, ADD Başkanı Hasan Uysal ve partililer karşıladılar. İlk olarak Atatürkçü Düşünce Derneği parkında sohbet eden Çakmur ardından CHP İlçe Başkanlığını ziyaret etti. Ülkenin içerisinde bulunduğu zor duruma değinen Çakmur: “12 Haziran Türkiye tarihinde çok önemli bir gün sabah 8.00 ile akşam 17.00 arasındaki bu zaman diliminde ülkenin kaderi belli olacaktır. Bu seçimde örgütlerimizle varımızı yoğumuzu ortaya koymak zorundayız. AKP’nin tek isteği anayasayı değiştirmektir, Ülkemizde polis devletinin temelleri maalesef atılmıştır. Hitler, Musoli’ nin baskıcı dönemi yaşanmaktadır Sola en büyük ihtiyaç bugünlerdir, çocuklarımız için müthiş bir mücadele yapmak zorundayız. Sadece devrimci mücadeleyle bu iktidardan kurtulabiliriz.” diyen Çakmur; Parti içi demokrasiyede değindi. “Milletvekili aday adayı olacak tüm arkadaşlarımız örgütlere gitmelidirler. İl ve ilçe örgütleri önseçim yapmalı ve istediği adayı meclise taşımalıdırlar bu parti içi demokrasiyle olur.” dedi 

                Çakmur, CHP olarak, yeni ufuk ve aydınlık dilekleriyle tek başlarına iktidar olabilmenin en büyük arzuları olduğunu ifade ederek buradan Tire ilçesine hareket etti.

 

CHP İZMİR İL EĞİTİM İÇİN SELÇUK SÜRMELİ HOTELDE TOPLANDI


 




Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanlığı’nın düzenlediği Eğitimcilerin Eğitimi Toplantısı İzmir’in Selçuk İlçesinde başladı. Sandığa Dayalı Eğitim Projesi ( SDEP) kapsamında Selçuk’un Pamucak Sahilinde bulunan Sürmeli Otel’de 300 partili eğitmenin katıldığı ve 7-9 Ocak tarihleri arasında üç gün sürecek olan eğitim toplantısı saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başladı.

                 İl Başkan Yardımcısı Mustafa Özuslu’nun açılış konuşma konuşmasıyla başlayan toplantıda eğitimin amacının vurgulanmasını ardından söz alan CHP İl Başkanı Rıfat Naltbantoğlu Geçtiğimiz Yerel Seçimlerin hemen ardından 4 Nisan 2009 tarihinde başlanılan eğitim çalışmalarının bu güne kadar  ciddiyetle sürdürüldüğünü ifade ederek “ Kişiler önemli değildir. Gelip geçicidir. Ancak bu proje Türkiye’de İzmir İl Yönetimi tarafından yapılan amacı, içeriği, katılımcıları önceden belli ilk ciddi parti içi eğitim projesidir. Biz olalım veya olmayalım bu çalışmalar önümüzdeki dönemde de devam edecektir. Bu proje kapsamında burada bulunan üç yüz kişi üç gün süreyle eğitilecek. Bu eğitim faaliyeti İzmir’de bulunan toplam 9 bin beş yüzü aşkın sandık sorumlusunun eğitimiyle devam edecek. Bu proje kapsamında 30 bin sandık görevlisi partilimizin eğitimini hedefliyoruz. Partimiz iktidara gelmek için hiç bu kadar kararlı olmadı. Bu proje CHP iktidarını gerçekleştirecek en büyük projemiz. İktidarı önceki yıllara göre daha çok istiyoruz. Çiftçilerin,esnafın,işsizlerin,emeklilerin, asgari ücretle yaşamak zorunda olanların,emeklilerin tarlada, madende, atölyede, dükkanda çalışanların, okulda ders veren öğretmenin,üniversite hocasının, öğrencisinin ve sistemden beslenmeyen tüm insanların CHP iktidarına bu gün daha fazla ihtiyacı var. CHP tüm bu insanların umudu olacaktır. Bu bağlamda önümüzdeki seçimlerde sandıklara sahip çıkacağız. Burada aldığımız eğitimlerle seçmene dokunacak ,onlara ülke sorunlarına yönelik çözümlerimizi,politikalarımızı anlatacak ve seçmenin CHP’ye oy vermesini isteyeceğiz. Yıl başında Genel Başkanımızla birlikte maden işçileriyle birlikte olduk. Türkiye’de çalışma koşullarının ağırlığını, zorluğunu, asgari ücretle,sendikasız ve iş güvencesiz çalışmanın ızdırabını hepimiz biliyoruz. Ancak bu yer altına inildikçe daha da artıyor. İnsan onlarla yüzleşmeden yaşadıkları zorlukları tam olarak algılayamıyor. Bu nedenle halk adına halk için iktidar olmak zorundayız” dedi.

                İl Başkanı Nalbatoğlu’nun konuşmasının ardından eğitim çalışmasına geçildi. Üç gün sürecek toplantıda Bilim ve Kültür Platformu üyeleri Prof.Dr. Engin Berber, Doç.Dr. Yücel Bozdağlıoğlu,, Prof.Dr. Yaşar Uysal, Dr. Levent Yılmaz, Doç. Dr. Nuran Erol Işık tarafından çeşitli konularda konferanslar verilecek. 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İl Başkanlığı’nın düzenlediği Eğitimcilerin Eğitim Toplantısı kapsamında toplantının son gününde CHP Bayındır Eğitimden Sorumlu İlçe Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Barış (66) sabaha karşı kaldığı odasında kalp krizi geçirmesi sonucu hayatını kaybetti. Yaşanılan bu üzücü olay çerçevesinde toplantının son günü iptal edildi.

 




     CHP Selçuk Kadın Kollarında Değişim


 

             CHP Selçuk Kadın Kollarında değişim yaşandı. Yeni atamayla ilgili açıklama yapan CHP Selçuk İlçe Başkanı İbrahim Adıgüzel; Eski yönetim dört arkadaşın istifasıyla düşmüştü, yeni yönetim de izmir il kadın kollarının 24. 12. 2010 tarihli olağan toplantısında atanmıştır. Partimizin 33. Kurultayında Genel Bşakanımızın değişmesiyle başlayan sürecte Örgütsel yenilenmenin ilçeler bazındada devam ettiğini söyleyerek genç ve dinamik yapının kurumsal yenilenmeye katkı koyduğunu belirten Adıgüzel; Eski Başkana ve yönetime teşekkürlerini sundu yeni Başkana ve yönetime de başarılar diledi. CHP Selçuk Kadın Kollarına atanan Başkan Nuriye Çiğdem de “ partimizin ilçe Kadın Kolları olarak görev üstlendik. CHP’nin iktidar yürüyüşünü hızlandıracak çok önemli bir alanda kadın çalışmalarıdır. Bu doğrultuda amacımız; sosyal demokrasinin çağdaş ve evrensel değerlerini, politikalarından kendine rehber edinen parimizin “Çağdaş Türkiye İçin Değişim” programını ilçemizdeki tüm kadınlara; işçi, memur, emekli, işsiz, yaşlı ya da genç, ev kadınına, annelere… Herkese anlatacağız. Türkiye’de işsizliğin, yoksulluk ve sefalatin bir kader olmadığını anlatacağız. Bunu yaparken, hak ve özgürlükten yana, emekçinin yanında yılmadan çalışmak, dik durmak ve dürüstülüğümüz ilkemiz olacaktır.
                Hedefimiz, partimizin mükemmel programının hayata geçebilmesi için iktidara ulaşma yolunda Selçuklu kadınlar olarak bizedüşen başarıyı yakalamaktır. İşçi olsun, işsiz, emekli, ev kadınıolsun Selçuklu bütün kadınları Partimize ve mücadelemizde yanımızda yer almaya bekliyoruz.” Dedi.
                Nuriye Çiğdemin Başkanlığında oluşan Kadın Kollarının yönetimi ise, Suna Gündoğdu,
Güllü Kartal, Ayten Özazman, Ayşe Şentürk Karakaya, Elvan Demir, Zekiye Özger, Aliye Ermiş, Zeynep Akçil ve Devlet Gümüşten oluştu.

Genel Başkan Kılıçdaroğlu’ndan Türkiye’ye 41 Söz


 

1- Hak ve özgürlükleri genişleten ve güvence altına alan bir Anayasa hayata geçirilecektir.

2- Askeri Yüksek İdare Mahkemesi kaldırılacaktır

3-DGM’lerin yerine getirilen özel yetkili mahkemeler kaldırılacaktır

4- Türk Dil Kurumu ile Türk Tarih Kumu, Atatürk’ün vasiyetine uygun olarak eski konumuna getirilecektir

5- Medya özgür ve bağımsız olacaktır

6- Özel yaşamın gizliliği sağlanacak, telefon dinleyenlerden, korku imparatorluğu yaratanlardan hesap sorulacaktır

7- Faili meçhul cinayetler aydınlatılarak, devletin içindeki çeteler ortaya çıkarılacaktır

8- YÖK  kaldırılacaktır

9- Üniversiteler bilimsel, yönetsel ve mali özerkliğe kavuşturulacaktır

10- Üniversite yönetimlerinde gençlere söz hakkı verilecek ve karar sürecine katılmaları sağlanacaktır

11- Üniversite öğrencilerinin yurt sorunu en geç iki yıl içinde tümüyle çözülecektir

12- Harçlar kaldırılacaktır

13-Aile sigortası getirilerek sosyal devlet güçlendirilecek, yoksulluk tarihe gömülecektir

14- İşsizlik sigortası fonu, amacına yönelik olarak kullanılacaktır

15- Kamuda taşeron işçilik kaldırılarak, taşeron işçiler ILO normlarına göre kadrolu çalıştırılacaktır

16- Kamuda 4/B ve 4/C uygulamalarına son verilecektir

17- Emeklilere milli gelir artışından pay verilecektir

18- Emeklilerin beklediği intibak yasası çıkarılarak, emekliler arasındaki eşitsizlik giderilecektir.

19- tarım ve çiftçi desteklenecek, mazotta ÖTV kaldırılarak, mazot fiyatı yarıya indirilecektir.

20- Kadın ve gençlerimizin siyasette temsili artırılacaktır.

21- Temsilde adalet ilkesini yok eden yüzde 10 seçim barajı kaldırılacaktır.

22- Seçim yasaları değiştirilerek, liderlerin değil, milletin kendi milletvekilini seçebilmesi sağlanacaktır.

23- Siyasi Partiler Yasası demokratikleştirilecek, lider sultasına son verilecektir.

24- Milletvekili dokunulmazlıkları, kürsü dokunulmazlığı ile sınırlandırılacaktır.

25- Siyasi Ahlak Yasası çıkarılacaktır.

26- Seçimle gelen milletvekilleri ve yöneticilerin mal bildirimleri internet ortamında kamuoyunun bilgisine sunulacaktır.

27- Siyasetin finansmanı şeffaf hale getirilecektir.

28- Parlamentoda, başkanlığını muhalefetin yapacağı, Kesin Hesap Komisyonu kurulacaktır.

29- Kamu İhale Yasası AB standartlarında yeniden düzenlenecektir.

30- GAP Projesi bir an önce tamamlanacak, GAP’a ayrılmış kaynaklar amaçları dışında kullanılmayacaktır.

31- Güney Doğu’daki mayınlı araziler mayınlardan arındırılarak, topraksız köylülere verilecektir.

32- Doğu ve Güneydoğu’da seçilmiş yatırımlara, sıfır faizli ve uzun vadeli kredi verilecektir.

33- Doğu ve Güneydoğu’da işsizlik ve aş sorunu doğrudan yapılacak devlet yatırımları ile çözümlenecektir.

34- Yenilenebilir enerji kaynaklarına öncelik verilerek, Türkiye enerjide dışa bağımlı bir ülke konumdan çıkarılacaktır.

35- Çevre talanına ‘dur’ denilecektir.

36- Rant yasaları değil, kent yasaları çıkarılacaktır.

37- 2/B arazilerinin mülkiyet sorunu çözülecek, kullandıkları araziler orman köylüsüne bedelsiz verilecektir.

38- Üreticinin baş tacı olduğu bir ekonomik düzen kurulacaktır.

39- Ekonomi sıcak paraya değil, ‘çalışana, üretene alın terine’ teslim edilecektir.

40- Bilim ve teknolojiye dayalı, yüksek katma değerli bir ekonomik kalkınma hedeflenecektir.

41- Türkiye 2023 yılında bölgesinde lider, dünyada oyun kurucu konuma taşınacaktır.

 

 

İslami yayın çizgisiyle tanınan Vakit Gazetesinin 28 Eylül ve 29 Eylül 2010 tarihli yayınlarında Selçuk Belediyesi’ne ağır suçlamalarda bulunuldu.










 

                Gazetenin 28 Eylül Salı günkü manşetten verdiği ve “ İşte CHP Samimiyeti” başlığıyla yayınladığı haberde haberin alt başlığı şöyle anons ediliyor: “ CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun başörtüsü ve Anayasa konusundaki açıklamalarında ne kadar samimi olduğunu, CHP’li belediyelerin uygulamaları gözler önüne seriyor. Kılıçdaroğlu’nun çelişkili açıklamaları ile CHP’li belediyelerin halkın inanç ve değerlerinden uzak uygulamaları ,” İşte CHP’nin samimiyeti bu kadar dedirtiyor.
                Vakit Gazetesinin Cumhuriyet Halk Partisi’nin açıklamalarında samimi olmadığını kanıtlamak için verdiği örnekler arasında İsa Bey Camii yakınındaki iki mekanda ( Karameşe Cafe ve Odeon Beer Garden ) içki satıldığı ve Selçuk Belediyesi’nin de buna göz yumduğu yarım sayfalık bir haberle anlatılmaya çalışılıyor. “Tarihi Cami Bar İstilasında” başlığıyla verilen haberde “  İzmir Selçuk’ta bulunan tarihi İsa Bey Camii alkollü restoranların işgali altında. Selçuk Merkez’de bulunan Caminin iki tarafında alkol satışı yapılan restoran ve bar bulunuyor. Üstelik restoranların bir tanesi CHP’li belediyenin kiracısı “ denilerek bunun halkın inanç ve değerlerine bir saldırı olduğu anlatılıyor.
                Vakit Gazetesinin hemen ertesi günkü yayınında ise “ Barlara ruhsat CHP’li Belediyeden “ başlığıyla yarım sayfalık bir haberle Belediye Başkanı Ülgür ve Selçuk Belediyesini suçlayan sert ifadelerle eleştiriler devam ettiriliyor.
Selçuk Belediyesine iki gün üst üste sert eleştiriler yağdıran Vakit Gazetesi, kamu oyu tarafından Danıştay saldırısı öncesi türban kararını veren ve saldırıya uğrayan Danıştay üyeleri hakkında ve Ergenekon Davası, Hanifi Avcı Davası gibi önemli davalarla ilgili yaptığı yayınlarla tanınıyor.            

 

 

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunda 1 Ekim Bir Depremdir

( BU KANUN SANIRIM GENEL SEÇİMLERİN YAKLAŞMASI NEDENİYLE 2012 TARİHİNE ERTELENMİŞTİR UMARIZ HİÇBİR ZAMAN YAYINLANAMAZ)

 
CHP Selçuk Gençlik Kolları Başkanı Uğur Gülbay :’CHP Gençlik Kolları olarak 1 Ekimde yürürlüğe girecek olan Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile ilgili bir basın açıklaması yayınladı. CHP Gençlik Kolları olarak vatandaşımızı çok zor duruma düşüren 1 Ekimde yürürlüğe girecek olan Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu çıkaran zihniyeti kınadıklarını söyledi. Maalesef gene sessiz sedasız bir kanun daha çıkarılıyor ülkemizde, vatandaş üzerinde sosyal güvenlik alanında çok ciddi kısıtlamalar ve zor koşullar sunan kanunla zor günler geldi çattı. Kanun maddelerini okuyunca Halkımız yararına tezatlar içerisinde olduğunu görüyorum bazı maddeler çok ağır. İşsiz gençlere iş olanağı sağlayamayan devlet, bu gençleri sağlık sigortasından yaralandırmak için anne ve babalarından aldıkları harçlık yanında birde GSK ye ödenmek üzere prim parası isteyecek. Buna rağmen hastaneye gittiğinde yine ekstra ücret ödemek zorunda kalınacak.
Bunun yanında işsiz ve yoksul halkımız bu beyannameleri veremezse ağır para cazlarına çarptırılacak. Birde işin bürokrasi yanı var buradan anladığımız kadarıyla artık Vatandaşı Özel sağlık sektörüyle tanıştıracaklar, Abd de olduğu gibi! Bu kanunu çıkartanları kınıyor, biran evvel Halk için zulüm haline gelecek bu kanunun iptalini istiyoruz.
             Sosyal sigortalar uzamanı Ali Tezel, bu kanunla birlikte hayatımızda ciddi ve çok önemli bir takım değişiklikler olacağına dikkat çekiyor. İşte Sosyal Güvenlik Uzmanı Tezel'in dile getirdiği iddialar;

           1 Ekim 2010 gününden itibaren bütün ülke vatandaşları, zorunlu Genel Sağlık Sigortalı olacaklar. İşsizler, köylüler, 18 yaşından büyük çocuklarımız için 1 Ekim 2010 günden itibaren 10 günü takip eden bir ay içinde GSS bildirgesi doldurulup SGK merkez müdürlüklerine verilmezse, önce vermeyen herkese bir asgari ücret yani 760.50 lira idari para cezası uygulanacak, ayrıca bu kişiler ayda 1521 liradan fazla kazanıyor kabul edilip 183 lira aylık GSS primiyle cezalandırılacaklar. Sigortalı olarak çalışanlar ister SSK’lı, ister Bağ-Kur’lu, isterlerse memur olsunlar, hem emeklilik hem de sağlık primi ödüyorlar.

KİMİN PRİMİ NE KADAR
Emekliler de prim ödemeksizin sağlıktan SGK’dan yararlanıyorlar. Ancak çalışmayan, emekli de olmayan ve 18 yaşından büyük bütün vatandaşlarımız 1 Ekim 2010 gününden itibaren zorunlu GSS’li sayılacaklar ve her ay SGK’ya, GSS primi ödemekle mükellef olacaklar. Kanuna göre, harcamaları, taşınır ve taşınmaz malları dikkate alınarak tespit edilecek aile içindeki kişi başına düşen aylık tutarı, asgari ücretin üçte birinden az olan vatandaşlara yeşil kart verilip sağlıktan yararlanmaları sağlanacak. Bunlar GSS’li değil yeşil kartlı olacak. Bu nedenle herhangi bir sosyal güvencesi olmayan vatandaşlarımız, 1 Ekim 2010 tarihinden itibaren zorunlu genel sağlık sigortalısı (GSS) olacağı için evde oturan kişi sayısı ve eve giren gelir kişi sayısına bölündüğünde aylık kişi başına düşen geliri;
- 253.50 TL ve altında olanlar yeşil kartlı olacaklar.
- 253.50 liradan çok, 760.5 liradan az geliri olanlar her ay 30.42 lira,
- 760.50 liradan çok 1521 liradan az geliri olanlar her ay 91.26 lira,
- 1521 liradan çok geliri olanlar her ay 182.52 lira, GSS prim borcuyla karşı karşıya kalacaklar ve SGK’lı olarak hastaneye gittiklerinde bir kuruş bile borçları varsa sağlık hizmeti alamayacaklar.

İŞSİZ KALANLAR 10 GÜN SAĞLIK HİZMETİ ALACAK
SGK’nın yasal sınırı zorlayan uygulamalarından biri daha başlıyor. 5510 Sayılı Kanun’a göre işsiz kalan birisi işsiz kaldığı günden itibaren 10 gün daha sigortalı sayılıyor ve ayrıca işsiz kaldığı günden geriye doğru bir yıl içinde 90 günlük çalışması varsa bir 90 gün daha sağlıktan yararlanma hakkı var. Fakat, SGK 1 Ekim 2010 gününden sonra işsiz kalanlar için 90 günü vermeyecek. Yani, işinden ayrılan sigortalılar artık 90+10= 100 gün değil sadece 10 gün sağlık hizmeti alabilecekler. İşten ayrıldıktan 10 günü takip eden bir ay içinde GSS giriş bildirgesi vermeyen sigortalıya bir asgari ücret tutarında (760.50 TL) idari para cezası uygulanacak. Konuyu örneklendirecek olursak, 1 Ekim 2010 tarihinde işten ayrılan sigortalı (işçi-memur- Bağ-Kur’lu) Ali, en fazla 9 Ekim 2010 tarihine kadar sağlıktan yararlanacak, 10 Ekim-10 Kasım 2010 tarihleri arasında GSS giriş bildirgesi vermezse 760.50 TL para cezasına çarptırılacak. İster çalışarak, ister cebinden prim ödeyerek GSS’li olanların;

- Eşi,
- 18 yaşını, lise ve dengi öğrenim görmesi halinde 20 yaşını, yükseköğrenim görmesi halinde 25 yaşını doldurmamış ve evli olmayan çocukları,
- Yaşına bakılmaksızın çalışma gücünü en az % 60 oranında yitirdiği SGK Sağlık Kurulu tarafından tespit edilen evli olmayan çocukları,
- Asgari ücretin altında kazancı olan, kendisini geçindirmeye yetecek kadar parası olmayıp geçimi GSS sigortalısı tarafından sağlanan anne ve babası, GSS sigortalısı üzerinden borcu olmamak kaydıyla sağlık yardımı alacak. Evli olanlar için, eşlerden hangisinin GSS’li olacağı, hangisinin bakmakla yükümlü kişi olacağı kişilerin tercihlerine bırakılacak.

DİKKAT EDİN! İŞSİZLER
1 Ekim 2010 gününden önce işsiz kalmış olanlar ile 1 Ekim 2010 gününden sonra işsiz kalacak olanlar dikkat edin. İşsiz kaldığınız günden itibaren 10 günü takip eden bir ay içinde SGK’ya, GSS giriş bildirgesi doldurup vermezseniz önce 760.5 lira idari para cezasıyla cezalandırılacaksınız. Ayrıca, zamanında GSS bildirgesi doldurup vermediğiniz için ayda 1521 liradan çok geliriniz var kabul edilerek aylık 182.52 lira GSS primini her ay SGK’ya ödemek zorunda kalacaksınız.

ANA-BABALAR
İster çalışan olun ister emekli, 1 Ekim 2010 günü ve sonrasında 18 yaşını tamamlamış (okumayan) çocuklarınıza artık sizin üzerinizden sağlık yardımı vermeyecekler. Şayet çocuklarınız okuyorlarsa, lise ve dengi öğrenim görmesi halinde 20 yaşına, yükseköğrenim görmesi halinde 25 yaşına kadar sizin üzerinizden bakılabilir. Buna göre çocuklarınız okumuyorsa 18 yaşını, okuyorsa 5 yaşını tamamladığı günden itibaren 10 günü takip eden bir ay içinde SGK’ya gidip GSS giriş bildirgesi vermek zorunda kalacaksınız. Şayet, süresi içinde vermezseniz çocuğunuza 760.5 lira ceza uygulanacağı gibi zamanında bildirge vermediniz diye de en yüksek tutardan, yani aylık 182.52 liradan her ay GSS prim borcu da çıkacak.

İŞKUR’DAN İŞSİZLİK ÖDENEĞİ ALANLAR
Zorunlu 4/A (SSK), 4/B (Bağ-Kur) ve 4/C (Memur) sigortalılıkları 1 Ekim 2010 tarihinden sonra sona eren, ayrıca isteğe bağlı prim ödemesi olmayan ya da halihazırda çalışmayan 18 yaşından büyük vatandaşlarımız, 1 Ekim 2010 tarihinden itibaren zorunlu GSS’li olacak. Bu durumdaki vatandaşlarımız, sigortalılıkları sona erdiği tarihten itibaren 10 gün sonra GSS’li sayılacak ve bir ay içinde sigortalının vereceği GSS giriş bildirgesiyle tescil işlemi yapılacak. Şayet, işsiz kalan kişi İŞKUR’dan işsizlik ödeneği alacaksa, GSS giriş bildirgesini İŞKUR doldurup SGK’ya verecek ama işsizlik ödeneği bitince, bu kere kendisi bir ay içinde SGK’ya gidip GSS giriş bildirgesi düzenleyip vermezse kendisine 760.5 lira idari para cezası uygulanacak.

 

CHP Selçuk Gençlik Kolları Yaz Başında Başlattığı Kitap Toplama Kampanyasında Topladığı Kitapları İhtiyaç Sahiplerine Ulaştırdı.

 
 
CHP Selçuk Gençlik Kolları yaz başında başlattığı ve Selçuk halkından yoğun ilgi görerek topladığı kitapları Belevi Beldesindeki İlköğretim okuluna bağışladı. Kampanya ile ilgili görüşlerini aldığımız CHP Gençlik Kolları Başkanı Uğur Gülbay” Ülkemizin İçinde bulunduğu bu durumdan kurtulmanın tek yolu kitap okuma bilinci ve sevgisini arttırmaktır. Okumak insan için en kolay ve en etkili öğrenme yoludur. Yapılan araştırmalarda gelişmiş ülke toplumları sahip oldukları bilgilerin % 60’ ını bu yolu kullanarak edinmişlerdir. Geri kalmış toplumların karşılaştıkları sorunların birçoğunun kaynağında ise eğitimsizlik yer almaktadır. Geri kalmış toplumlarda kişiler okuyarak geçirebilecekleri zamanı çoğunlukla yararsız işlerle harcamaktadırlar.
Okuyarak olayların ve gelişmelerin iç yüzünü öğrenen bir kişi, öncelikle kendine olan güvenini artırır. Bu ise aynı zamanda düşünce ufkunu geliştirip, geniş bir görüş açısı sağlayarak, olayları inceleme yeteneği kazandırır. Ayrıca okuyan kişiler çok okumanın beraberinde getirdiği zengin kelime dağarcığına sahip oldukları için, hikmetli ve etkileyici konuşarak hitap ettikleri kişilerde etki de uyandırırlar. Bu etki ise insanlarla ilişkileri güçlendirmekte, kişiye daha sosyal bir karakter kazandırmaktadır. Dahası, geniş kelime dağarcığı, insanın daha fazla kavramla düşünebilmesini de sağlar.
 Kitapla yetişen nesiller başarı dolu ve iyi yetişmiş olacaktır. Kendisini yetiştirmiş okuyan fertlerin günlük sohbetleri bile farklıdır. Kitap okumanın sınav hazırlığına da katkısı vardır. Kitap okuyan ve okuduklarını çok iyi değerlendirebilen öğrenciler diğer öğrencilere göre çok daha başarılı olmaktadırlar. Kampanyamızda bizleri yalnız bırakmayan halkımıza yaptıkları bağışlardan dolayı CHP Selçuk Gençlik Kolları olarak teşekkürlerimizi sunarız.”dedi.

 başbakansoruulusal

                        
                                                  CHP ALANLARA İNİYOR

Cumhuriyet Halk Partisi Selçuk İlçe Örgütü tarafından geçtiğimiz gün başlatılan “Hayır Kampanyası” şiddetini her geçen gün gittikçe artırıyor.
                Selçuklu CHP’ lilerin sürdürdüğü kampanyaya destek olmak amacıyla Mersin Milletvekili Ali Rıza ÖZTÜRK 21 Ağustos Cumartesi günü Selçuk’a geliyor. TBMM sinin en aktif ve çalışkan Milletvekillerinden biri olan Öztürk Cumartesi günü saat 12.00 de ilçe merkezi binasında önce partileriyle bir araya gelecek. Aynı gün saat 17.00 de Belevi, saat 21.00 de Gökçe alan’da vatandaşlarla buluşarak “ Neden Hayır” dediklerini anlatacak olan Milletvekili Öztürk saat 16.30 da da Carpouza Kafe bahçesinde Selçuk’ta faaliyet gösteren sivil toplum örgütü yöneticileriyle bir çay sohbetinde bir araya gelecek.


 


 
CHP Selçuk İlçe Yönetimi yeniden İl Başkanlığına gelen Rıfat Nalbantoğlunu makamında ziyaret etti
 
CHP Selçuk İlçe Başkanı İbrahim Adıgüzel, Ankara Siyasal Bilgiler fakültesinden okul arkadaşı da olan Rıfat Nalbantoğlu’na yeni görevinde başarılar diledi. CHP Selçuk İlçe Başkanı İbrahim Adıgüzel, Rıfat Nalbantoğluyla önümüzdeki günlerde oylanacak Anayasa değişiklik paketiyle ilgili bilgi alışverişinde de bulundu.
Adıgüzel ''Esnafın, emeklinin sorununu çözmeyen, işçinin, çiftçinin sorununa çözüm olmayan, hırsızlardan hesap sorulması için dokunulmazlıkları kaldırmayan bu Anayasaya Değişikliğini  milletin önüne hangi yüzle çıkaracaklar, Anayasa Değişikliğiyle demokrasi getireceklerini söyleyen  AKP aslında bu anayasa değişikliğiyle yüksek yargı organlarına kendi yandaşlarını yerleştirerek, yandaş yargı yaratıp, yarın oluşacak bir CHP İktidarında Yüce Divandan kurtulmayı amaçlamaktadır. Toplumun tüm kesimlerinin telefonlarını dinleyen bu zihniyet nasıl olacakta vatandaşa demokrasi getirecek.”dedi. Bunun üzerine söz alan Rıfat Nalbantoğlu:''Bunlar 'demokrasi' diyorlarsa bilin ki demokrasiyi rafa kaldıracaklar, 'hak' diyorlarsa hakkı rafa kaldıracaklar. Şimdi 'Anayasa' dediler, 12 Eylül paşalarının anayasasından daha ağır bir anayasa getiriyorlar. Karamsar ve gelecek kaygısı yaşayan bir Türkiye'deyiz. Biz karamsarlık, umutsuzluk yaratan bir iktidar olmak istemiyoruz. Sevgiyi, hoşgörüyü egemen kılmak istiyoruz. Açılım yapıyoruz diyerek ayrıştırmaya başladılar. Öyle bir hükümet ki gündemi değiştirmek için her şeyi yapıyor. Önümüzde 12 Eylül var, 12 Eylülde bu iktidara ilk dersi vereceğiz. Bunlar tüyü bitmemiş yetimin hakkından çok söz ederler, bırakın tüyü bitmemiş yetimin, anne karnındaki çocuğun bile haklarını yedi bunlar. Bunlar doğru söylemiyorlar milleti kandırıyorlar. Tüm Halkımızı eşiyle, dostuyla, akrabasıyla, hep birlikte “Hayır” oyu kullanmaya davet eden Rıfat Nalbantoğlu ziyaretlerinden dolayı CHP Selçuk İlçe Başkanına ve yönetimine teşekkürlerini sundu.
 
 
 

Anayasa Değişikliğine Neden Hayır Diyoruz?

Yasakçı 12 Eylül darbe anayasasından toplu olarak kurtulmak ve tüm toplumsal kesimlerin üzerinde uzlaşacağı yepyeni bir anayasa yapmak için yeterli çoğunluğa sahip olmasına rağmen klasik TAKİYECİ anlayışlarıyla işlerine ve çıkarlarına uyan maddeler üzerinde oynamayı tercih eden, gizli saiklerle hukuk devletini ilga etmeyi ve bir sivil vesayet sistemini kurmayı amaçlayan AKP iktidarının bu değişikliklerle samimiyetsiz, içten pazarlıklı, demokrasimiz için kabul edilmez bir amaç güttüğüne inandığımız için HAYIR diyoruz,
Bu değişiklik paketi ile AKP’nin, Anayasa Mahkemesi ve HSYK’nın yapılarına müdahale etmek ve daha da ötesi ele geçirip “yandaşlık” kriterini bu kurumlarda da egemen kılmak gibi hileli amaçları gizlemek amacıyla halkı kandırmayı tercih eden bir içerik sunduğu için HAYIR diyoruz,
Bu değişiklik paketine Anayasa Mahkemesi ve HSYK değişiklikleri dışındaki maddelerin ayırılması karşılığında evet diyecekleri yönünde Muhalefet partilerinin samimi beyanlarına rağmen, bu teklifleri reddedip; seçimlere 1 yıl kala seçim sonrası dönemde Yüce Divan görevi yapacak bu hukuk kurumlarının yapısını değiştirmenin tek amaç olduğunu açığa vuran, 8 yıllık iktidarları boyunca yaptıkları hukuksuzlukların, yolsuzlukların, yandaş kadrolaşmalarının hesabının sorulmasından korkan bu nedenle de değişiklikleri çoğunlukçu bir otoriterizm anlayışı ile oldu bittiyle kabul ettirmeye çalışan bir iktidarın kirli amacına ulaşmasını engellemek için HAYIR diyoruz,
Bu değişiklik paketinin Hukuk Devleti anlayışını, güçler ayrılığına dayalı siyasal konumlanışı, sağlıklı toplumsal dengeleri gözeten parlamenter sistemi bozucu bir mahiyet barındırdığı için HAYIR diyoruz,
Bu değişiklik paketini yapan AKP iktidarının, milletvekili dokunulmazlığının kaldırılmasına yönelik olarak toplumda çok yüksek  bir beklenti olmasına rağmen, kendisine ve taraftarlarına dokunulması korkusuyla değişikliği yapacak tiynetten ve cesaretten yoksun olduğu için HAYIR diyoruz,
Yetersiz bir kapsam barındıran bu anayasa paketinin, tek yönlü ve bencil bir demokrasi algısına sahip, toplumu hızlı ve insafsız bir biçimde kutuplaştırıp sosyal bölünmelere yol açmak çabasında olan AKP iktidarı tarafından bir demokrasi hamlesi olarak sunulduğu için HAYIR diyoruz,
Bu anayasa paketini hazırlayan AKP iktidarının, Anayasal güvence ile korunan Yargıç Bağımsızlığı ilkesine rağmen, mesleki atama ve özlük işleri gibi mesleki görevleri olan bir kurula yargıçlıkla ilgisi olmayan iktisatçı, kamu yöneticisi ve raportör gibi mesleklerden üye atamaya çalışmakla bağımsız ve tarafsız yargıçlık kurumunda siyasi ve yandaş gedikler açmayı hedeflediği için HAYIR diyoruz,
Anayasa değişikliklerinin toplumsal uzlaşı ve hukuki oydaşma gerektiren bir nitelik barındırmasına, toplumsal hayatiyette birincil önem taşıyor olmasına rağmen 2 hafta gibi sıkıştırılmış bir sürede, toplumsal kanaatlere başvurulmadan, siyasal partilerin muhalefetine rağmen faşist rejimlerde olduğu haliyle yasalaştırılmaya çalıştırılmasına iç barışa, demokratik dengeye ve toplumsal huzura olan inancımız nedeniyle  karşı olduğumuz için HAYIR diyoruz,
Bu anayasa değişikliği İşsize iş, yoksula güvence, evsize ev, emekliye insanca yaşayabileceği gelir sağlamaktan uzak olduğu, sosyal devleti  gözetmediği, geliştirmediği için HAYIR diyoruz,
Bu anayasa değişikliği, hırsızları, halk düşmanlarını cezalandırmaktan, rüşvet, yolsuzluk gibi ihanetlerin önüne geçecek düzenlemelerden yoksun olduğu için HAYIR diyoruz,
Bu anayasa değişikliği, küresel işgali ve kamu varlıklarının uluslararası kartellere peşkeş çekilmesini, tekel işçileri örneğinde olduğu gibi yeni sosyal yıkımlar, acılar yaşanmasını önleyici bir kapsam barındırmadığı için HAYIR diyoruz,
Bu anayasa değişikliği, toplumsal travmaları tedavi edici, tüm insanlarımızı eşit yurttaşlık bilinci  çerçevesinde bütünleştirici düzenlemeler içermediği için HAYIR diyoruz,
Bu anayasa değişikliği, Cumhuriyetimiz üzerindeki AKP vesayeti bulutunu dağıtmaktan yoksun olduğu, demokrasimizi ve siyasal çoğulculuğu geliştiremediği, siyasal çeşitliliğe cevaz vermediği için HAYIR diyoruz,
Bu anayasa değişikliği, yurtsever aydınları, Mustafa Kemal yoldaşlarını küresel reçetelere ve rövanşist yerel düşmanlıklara kurban etmek için yıllardır Silivri zindanında tutan AKP iktidarının faşist uygulamalarına karşı durmanın bir insanlık bir yurttaşlık görevi olduğuna duyduğumuz inanç için HAYIR diyoruz,
Biz bu anayasa paketine, Şehit evlerinde annelerimizin gösterdiği üzüntü ve ızdırapları “Ayılma bayılma” diye niteleyen bir başbakanımız olduğu için HAYIR diyeceğiz,
Biz bu anayasa paketine, terör örgütü mensuplarının davulla zurnayla karşılandığı Habur rezaletinden sonra, “Türkiye’de iyi, güzel şeyler oluyor. Umut verici gelişmeler oluyor” diyen bir başbakanla aynı oyu vermemek için HAYIR diyeceğiz,
Biz bu anayasa paketine, kanlı terör örgütünün karakol baskınlarından Türk Silahlı Kuvvetlerinin sorumlu olduğunu ima eden Hükümet üyeleri ile aynı oyu vermemek için HAYIR oyu vereceğiz,
Biz bu anayasa paketine, bütün ömrü halk düşmanlarıyla, hırsızlarla, organize suç örgütleri ile mücadelede geçmiş Genel Başkanımız Sn. Tuncay Özkan 2 yıldır suçunu dahi bilmeden haksız insafsız iddialarla Silivri toplama kampında esir tutulduğu için ve Sn. Başbakan bu haksız hukuksuz yargılamanın savcısı olduğunu ilan ettiği için HAYIR diyeceğiz,
Biz bu anayasa paketine, faili meçhul cinayetlerden sorumlu olanların, toplu katliamları yapanların, derin devlet denen garabetin gerçek mensubu olanların ellerini kollarını sallayarak dışarıda gezdikleri günümüzde yurtsever aydınlara, bilim adamlarına, saygın siyasetçilere ve bir çok masum insana terörist yaftası yapıştırılmak suretiyle Ulusumuzu ve Ulus-devletimizi yıkmaya çalışanların yarın Mustafa Kemal’e de aynı ithamlarda bulunacaklarını bildiğimiz için, bu onursuz hareketi önlemek, önünde durmak için HAYIR diyeceğiz,
Biz bu anayasa paketine VATAN, NAMUS, AHDE VEFA AŞKIYLA AKP iktidarından kurtulmak için, korku imparatorluğunun son bulması için, hukukun ve adaletin tesisi için, daha eşit daha özgür bir gelecek için, daha mutlu yarınlar ve yurttaşlar için ve Mustafa Kemal’in bağımsız-onurlu Cumhuriyetinin bir Neo-con devleti haline getirilmesini önlemek için HAYIR oyu vereceğiz.
Tüm Yurttaşlarımızın Yüce Takdirlerine Saygıyla Sunarız.
 
---
 
--
 
--- ---

 



 

YÜKSEL ÇAKMUR SELÇUK'TA.!


Yüksel Çakmur, "Türk Bayrağının Yanında 6 Ok Dalgalanacak"
 

Çakmur, "Türk Bayrağının Yanında 6 Ok Dalgalanacak"
Gençlik ve Spor eski Bakanı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Yüksel Çakmur Küçük Menderes Havzası’ndaki CHP İlçe Örgütlerini ziyaret etti. Bayındır’dan başladığı ziyaretini Ödemiş ve beldeleri Birgi, Bozdağ, Ovakent’te sürdüren Çakmur ilçe ziyaretlerinin ardından, bugün CHP Selçuk İlçe örgütünü ziyaret etti. Gençlik ve Spor eski Bakanı Yüksel Çakmur’a ziyaretinde Şeref Günduru, Ayhan Baltacı, Muzaffer Soykan, Kenan Fidan ve Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanı Atilla Sertel eşlik ettiler.
Çakmur ve beraberindekileri Selçuk’ta CHP İlçe Başkanı İbrahim Adıgüzel, Selçuk Belediye Başkanı Hüseyin Vefa Ülgür ve Parti yöneticileri karşıladılar. Çakmur İlçe binasında örgütlerde demokrasinin varlığından bahsetti.
ÇAKMUR, “TÜRK BAYRAĞININ YANINDA 6 OK DALGALANACAK”
Çakmur burada yaptığı konuşmada CHP’nin 5 kişi tarafından kurulmadığını Atatürk tarafından kurulan bir parti olduğunu vurgulayarak, “Türk bayrağının yanında 6 ok dalgalanacak. Komplo kurulur ama CHP’ye işlemez, çemberleri kırarız. Bugünkü hükümet korkuyor, tuzak kuruyor. Atatürk Samsun’da kendisine yazılan idam fermanını nasıl yırtıp attıysa bizde Cumhuriyeti, Atatürk’ü, insan haklarını savunacağız. Buradan Türk annelerine de seslenmek istiyorum. Onlar erkek çocuklarını kahramanca askere gönderdiler bazıları gibi askerden kaçırıp onurlarını kaybetmediler. CHP olarak, yeni ufuk ve aydınlık dilekleriyle tek başlarına iktidar olabilmenin en büyük arzuları olduğunu ifade ederek, Milyonlarca şerefli CHP’li oyuyla demokrasi elbet çiçek açacaktır” ifadelerinde bulunarak bir sonraki ilçeye gitmek için parti binasından ayrıldı.

 
KAFAMDAKİ SORU İŞARETLERİ

 
Günlerdir dikkatimiz İsrail’in masum sivillerimize yaptığı katliamda, bu insan dışı olayı şiddetle kınıyoruz. Umarım iktidarın ağzında dolaşan kınama ve yaptırım nutukları hayata geçer ve gözle görülür bir tepki ülkemiz tarafından veriler, bu iktidarın bunu yapabileceğine inan masamda. İsrail’in saldırısı maalesef ülkemizin gerçeklerini geri plana itti. 10 haftada 38 Mehmetçiğimizi pkk terörüne şehit verdik; fakat ülkemizin bu kanayan yarası ikinci planda tartışılır basında yer alır hale getirildi.
Saldırının üzerinden zaman geçtikçe konuyla ilgili ayrıntılar ortaya çıkmaya başladı, ayrıntılar geldikçe kafamda birçok soru oluştu. Türkiye Hükümeti ABD’nin bilgisi dışında ve izni olmaksızın bu gemi işine gireceğini sanmıyorum. Bu iş baştan sonra ABD’nin kontrolünde gerçekleşmiş bilinçli bir şekilde yapılmıştır.
Filistin’in komşusu Arap ve Müslüman olan Mısır, olağanüstü durumlar dışında, Gazze'ye geçiş sağlayan Rafah sınır kapısını dört yıldan beri kapalı tutmaktadır. Mısır, İsrail'in ambargo politikasının ortağı olduğu gibi, Gazze'de yaşanan insanlık faciasından eşit derecede sorumludur. Gemi konvoyunun Gazze'ye gitmeye çalışmasının en önemli nedeni, Mısır'ın yardımları iletmeyi reddetmesidir.
   
            Bu gelişmeler, doğal olarak akla bir dizi soru getirmektedir. Erdoğan'ın gazabı neden yalnızca İsrail'e karşı yöneltildi?  Neden AKP yönetiminden Mısır'ın Gazze konusundaki affedilmeyecek tutumu konusunda tık yok? Gemilere binmeyi planlayan onbeş AKP milletvekili neden son dakikada vazgeçti? Son günlerde AKP'yi sıkıştırmaya başlayan, terör, işsizlik ve yolsuzluklar gibi ihmal edilmiş konulara odaklanmaya başlayan iç gündemi değiştirmek için dokuz canı feda etmeye değer miydi? Madem Başbakan İsrail’e bukadar tepki gösteriyor 5 yıl önce Yahudilerden aldığı cesaret ödülünü neden hala geri iade etmiyor? Bunun gibi birçok soru daha benim ve toplumun kafasını kurcalamaktadır, acaba ne zaman bu sorular muhatapları tarafından yanıtlanacak.
                                                                                       Uğur Gülbay

Adıgüzel: İSRAİL FAŞİST DEVLET OLDUĞUNU BU SALDIRISIYLA İSPATLAMIŞTIR
 
Cumhuriyet Halk Partisi Selçuk İlçe Başkanı İbrahim ADIGÜZEL yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi. Adıgüzel İsrail’in faşist ve katil bir devlet olduğunu ifade ederek “İsrail’in katil bir devlet olduğunu bilmeyen var mı? Uluslar arası sularda 20’ ye yakın sivil insanı katleden faşist İsrail devleti değil mi? Sanırım bu konuda farklı düşünen kimse yoktur. Uluslar arası sularda korsan saldırılar olur; ama uluslar arası güçler en şiddetli biçimde karşı koyarlar. Bu saldırı karşısında şimdi bu güçlerin yapacakları da merak konusu olacak tabi. İnsan şunu da soramadan edemiyor. Dış İşleri Bakanlığından, istihbarat birimlerine kadar İsrail’in böyle bir hain saldırıya girişeceği bilinmiyor muydu? Bilmemelerine olanak yok. Niye gerekli önlemler alınmadı? Yüzlerce insan korumasız nasıl gönderilir? “Yapsınlar görelim” mantığıyla mı hareket edildi yoksa? O zaman hükümet her yaptığını yapmış ama bu kanlı oyunu ön görememiştir veya buradan şu sonuçta çıkarılabilir. Türkiye dış politikası tehlikeli sulara çekiliyor. Türkiye’yi Orta Doğu bataklığına çekmek isteyenlerin oyununa gelmemeliyiz, uyanık olmalıyız. Bu bağlamda Akdeniz kıyılarındaki hain İsrail saldırısıyla İskenderun’daki terör saldırısı arasında fark var mıdır? İkisinin de sebebi beceriksiz dış politikalardır. Terör konusunda ne kadar sabıkalı ülke varsa vizeyi kaldırdık. Biz bu katillerin faşist İsrail devleti olduğunu biliyoruz. Ama bu faşist saldırgan devlete politikalarıyla zemin hazırlayanları da gözden kaçırmamalıyız. İskenderun’da 6 şehit verdiğimiz terör saldırısını ve İsrail’in korsan saldırılarını şiddetle kınıyor, ölenlerin ailelerine ve tüm ulusumuza baş sağlığı diliyoruz” dedi.


                 22-23 Mayıs tarihinde gerçekleşen coşkulu kurultaya katılan CHP Selçuk İlçe Başkanı İbrahim Adıgüzel, Selçuk’a dönüşünün ardından bir açıklamada bulundu. Tüm Selçukluları Cumhuriyet Halk Partisinin iktidar yürüyüşünde birlikte olmaya çağıran Adıgüzel şu açıklamada bulundu;

“Türkiye’de umutların kararmaya başladığı, geleceğimizin karanlığa yuvarlandığı bir dönemde, tüm kurumların iktidar tarafından tek tek zapt edildiği, yargının ele geçirilmesi oyunlarının oynandığı tam bu zamanda, Cumhuriyet Halk Partisi 33. Olağan Kurultayı ile yeniden umutlar yeşermiş, ülkemizin siyaseten sıkıştığı bir dönemde partimiz çözümün merkezi olarak ortaya çıkmıştır.
Artık meşruiyetini yitirmekte olduğu açıkça görülen bir iktidar ve onun genel başkanı Recep T. Erdoğan en son CHP ikinci Genel Başkanı İsmet İnönü hakkında “faşist lider” yakıştırmasıyla partimize saldırmaya devam etmekte, adeta iktidar olduğunu unutmuş görünmektedir. Bir anlamda haklıdır da. İktidar halkın desteğiyle ayakta durur. İktidar bu desteğin çekildiğinin nihayet farkına varmış, çaresizce partimize saldırmış, saldırmaya devam etmektedir. Böyle bir ortamda gerçekleştirdiğimiz 33. Kurultay ile partimiz hem genel başkanını hem de ülkeye başbakan seçmiştir.
Cumhuriyet Halk Partisi Selçuk İlçe Örgütü olarak; yeni genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun sosyal demokrat anlayışı iktidara taşımada büyük katkı koyacağına yürekten inanmaktadır. Bu inanç ve samimiyetimizle Cumhuriyet Halk Partisi 33. Olağan Kurultay sonucu göreve delegelerimizin oy birliği ile seçilen Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ve çalışma ekibini Selçuk halkı adına kutlar, çalışmalarında başarılar dileriz” 

   ANNELERİN ÇOŞKUSU PAMUCAK’A SIĞMADI




 
CHP Selçuk Kadın Kollarının organize ettiği Anneler günü etkinliği Selçuklu Annelerden yoğun ilgi gördü. pamucak  segaş tesislerinde yapılan Anneler günü kutlama etkinliğinde konuklara pilav ve ayran ikramında bulunuldu. Anneler günüyle ilgili bir açıkla yapan ve bir şiir okuyan CHP Kadın Kolları Başkanı Mediha Fiçor tüm Anneleri duygulandırdı Fiçor; ”Bir huzur yağıyor bakışlarından, sanki bir güneş doğuyor evimiz pırıl pırıl ne sıcak gözlerin var Anne, sesinde çiçeklenen ninniler, şiirler, türküler. Sevgi sevgi çağırıyor dudakların ne içten sözlerin var Anne. Başta Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün Annesi Zübeyde Hanım ve evlatlarını bu vatan için Şehit vermiş Annelerin olmak üzere hayatta olan olmayan bütün Annelerin Anneler gününü kutluyorum. Bize verdiğiniz sevgiyle bütün dünyamız çiçek açtı. Bize düşen görev onları sonsuza kadar soldurmamaktır, sizleri seviyoruz sevgili Anneler her şey gönlünüze göre olsun, iyi eğlenceler “dedi. Daha sonra CHP İlçe Başkanı İbrahim Adıgüzel ve Kadın Kolları Başkanı Mediha fiçor Annelerin Anneler gününü kutlayarak Annelere karanfil verdiler. Anneler gününde CHP Selçuk Gençlik Kollarının yaptığı ve uçurduğu dev Zübeyde Hanım resimli uçurtmada katılımcıların beğenisini topladı, katılımcılar uçurtmayla fotograf çekmek için sıraya girdiler. Akşam saatlerine kadar süren etkinlikte müzisyen Engin Kaçer ve Murat Çifçi Sevilen şarkılarla katılımcıları coşturdular.

                   1 MAYIS İZMİR’DE KUTLANDI



          
 
1 Mayıs, İzmir'de olaysız kutlandı. Alsancak Gündoğdu Meydanı'nda toplanan binlerce işçi, 1 Mayıs'ı halaylar, şarkılar ve türkülerle kutladı. Saat 10.00 itibariyle İzmir'in çeşitli semtlerinde toplanan işçiler, guruplar halinde Gündoğdu Meydanı'na hareket etti. Selçuk tanda CHP Selçuk ilçe örgütünün katılım sağladığı 1 Mayıs İşçi Bayramı olaysız bir şekilde gerçekleşti.
 
             Türk-İş 3. Bölge Temsilcisi Mustafa Kundakçı konuşmasında İzmir Büyükşehir Belediyesi ile KESK'in toplu sözleşme masasına oturmasını istedi. Kundakçı, "1 Mayıs barış ve kardeşlik duygularının egemen olduğu bir gündür. Etnik kökeni ne olursa olsun tüm emekçiler alanlarda bir araya geliyor. Tekel ve Tariş işçileri ile enerji çalışanları ve maden işçileri bizlere bir şey öğrettiler. Kent A.Ş. işçileri de 1 yıldır taşeronlaşmaya karşı mücadele veriyor. Hükümetin 4/c ve 4/b uygumalasına karşı çıkıyoruz.

            Taşeronlaşmaya hep birlikte buradan karşı çıkıyoruz. Hükümet Roman ve Kürt açılımı yaptı. Ancak esas açılımı işçi sınıfı sağladı. Tüm emekçiler farklı düşüncelere rağmen bir araya geldi. Türkiye'deki tüm emekçiler sadece, iş-aş-ekmek-gelecek ve demokrasi için mücedele veriyor. Bu mücedeleye hep birlikte devam edeceğiz" diye konuştu
.
 
 
         Kutlamalarda 3 bin 500 polis görev alırken, polis helikopterleri havadan, botlar da denizden devriye gezdi.

 

           CHP İLÇE BAŞKANI ADIGÜZEL:
TÜM EMEKÇİLERİN BAYRAMI KUTLU OLSUN

 

 
CHP İlçe Başkanı İbrahim Adıgüzel 1 Mayıs İşçi Bayramı nedeniyle bir mesaj yayınladı. Adıgüzel mesajında tüm emekçi ve çalışanların bayramını kutlayarak şunları ifade etti. İlçe Başkanı Adıgüzel’in mesajını aynen yayınlıyoruz.
“İşçi sınıfının ve emekçilerin dayanışma günü olarak dünyanın bir çok ülkesinde kutladıkları  birlik, dayanışma ve mücadele günü olan1 Mayıs kutlamaları  bu yıl çoşkuya dönüşecektir. 1980’ den bu yana uygulanan neo- liberal ekonomik politikalarının doğal sonucu çalışanların sosyal güvenlik ve sağlık hakları kısıtlanırken, güvencesiz ve kuralsız çalışma koşulları ile taşeron işçiliğinin dayatıldığı, büyük çoğunluğunun kayıt dışı olarak çalıştırıldığı ve iş kazalarının her geçen gün arttığı, anti-sosyal devlet anlayışının egemen olduğu bir ülkede yaşıyoruz.
            Bu olumsuz şartlar altında birliğe, mücadeleye ve dayanışmaya her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Çünkü işyerlerimizin, işkollarımızın, yaşam çevrelerimizin ötesinde bütün dünyada işçi ve emekçilere acımasızca saldırıyorlar. İnsan olarak, işçi olarak, yurttaş olarak haklarımız elimizden alınıyor, özgürlüklerimiz kısıtlanıyor, değerlerimiz yok ediliyor. İşçiler, emekçiler ve bu ülkenin namuslu insanları olarak ortak çıkarlarımız unutturulmaya çalışılıyor. Tenimize, dilimize, inancımıza, kökenimize göre ayrımlarla bizi bize düşman etmek istiyorlar. Farklı olana, farklı düşünene yaşama hakkı tanınmıyor.
Güvenli geleceklerinden yoksun, üniversite ve iş kapılarında sersefil hayat süren gençler, evde ve işyerlerinde ezilen, horlanan, “töre cinayetlerine” kurban edilen kadınların sayısı hızla artıyor. Her geçen gün daha da yoksullaşıyoruz; işsizlik hızla artıyor; geleceğimiz karartılıyor.
Baskı ve yasaklarla tüm işçileri, tüm çalışanların sendikal örgütlülüğü zayıflatılmak, grev ve toplusözleşme hakları yok edilmek isteniyor.
Bütün bu yoklukların, yoksullukların, zorbalıkların, baskıların, eşitsizliklerin, haksızlıkların sorumlusu işçiler, emekçiler, namuslu insanlar değildir.
Asla olmadı! Bu ülkeyi bu acınası duruma işçiler, emekçiler, iyiden ve doğrudan yana olanlar getirmedi. Kamu işletmelerini yok pahasına bu insanlar satmadı. Kamu bankalarının kredilerini hayali ihracatçılara, borsa simsarlarına bizler peşkeş çekmedik. Vergisiz, sigortasız kayıt dışı ekonomiyi biz icat etmedik.
Vergi kaçırmanın, üretmeden faiz kıyakçılığıyla yaşamanın yollarını biz göstermedik. Kaynakları yıllardır amaç dışı alanlarda bizler eritmiyoruz.
Bütün bunları IMF'ye danışarak, IMF'nin isteklerine uyarak yapıyorlar.
Tüm bu olumsuzlukları Cumhuriyet Halk Partisi’nin gözüken iktidarında sosyal demokrat politikalarla tersine çevireceğiz. Bu günler geçici, aydınlık günler yakındır. Hepimizin bayramı kutlu olsun.   
 

CHP GENÇLİK KOLLARI EGE BÖLGESİ EĞİTİM SEMİNERİNDE BULUŞTU
 
CHP İzmir İl Gençlik Kolları tarafından düzenlenen eğitim semineri İzmirin Foça ilçesinde yapıldı.
CHP İzmir İl Gençlik Kolları tarafından düzenlenen, 'CHP Gençlik Kolları Ege Bölgesi Eğitim Semineri', İzmir'in Foça ilçesinde başladı. Foça Reha Midilli Kültür Merkezi'nde organize edilen seminere, Ege Bölgesi'ndeki tüm il ve ilçe örgütlerinin gençlik kolları yönetim kurulu üyeleriyle CHP İzmir İl Başkanı Ekrem Bulgun ve İl Eğitim Sekreteri Mustafa Tosunlar ile Foça Belediye Başkanı Gökhan Demirağ ve CHP Foça İlçe Başkanı Şener Erol katıldı. CHP
İzmir İl Başkanı Bulgun, seminerin açılışında yaptığı konuşmada, gençliğin bulunduğu her yerde başarının söz konusu olduğunu belirterek, partinin ve ülkenin başarısında gençliğe büyük görevler düştüğünü ifade etti.
Düzenlenen eğitim seminerine CHP Selçuk Gençlik Kolları Başkanı Uğur Gülbay ve yönetim kurulu üyeleri de katıldı. Seminerin temel amacının, gelecek aylarda
Anayasa Değişikliği konusunda yapılması muhtemel referandum ve genel seçime yönelik yapılacak çalışmalar hakkında gençlik örgütünü bilgilendirmek olduğunu kaydeden Gülbay, gençlik örgütünü bilgilendirme çalışmalarının devam edeceğini söyledi.


İzmir'de TÜRK-İŞ, DİSK, MEMUR-SEN, KAMU-SEN ve KESK'in ortaklaşa düzenlediği 1 Mayıs etkinlikleri Gündoğdu Meydanı'nda başladı.



 CHP SELÇUK KADIN KOLLARI EFESİ FETHETTİ


 
 
Yaşadığımız şehri ve çevremizi daha iyi tanımak amacıyla, CHP Selçuk Kadın Kolları Efes’e bir gezi düzenledi. Geziyle ilgili görüşlerini aldığımız CHP Selçuk Kadın Kolları Başkanı Mediha Fiçor:’ Yaşadığımız şehri daha iyi tanımak amacıyla binlerce yıldır ilçemizde var olan Dünyaca ünlü Efes kentine bir kültür gezisi düzenledik, bu kültür gezisi bizler için heyecan verici ve bilgilendirici bir geziydi. Önümüzdeki günlerde de Kadın Kolları Olarak bu tür kültürel etkinliklerimiz tüm hızıyla devam edecektir. Selçuk dışından gelen misafirlerimizi bundan böyle bu gezide öğrendiğimiz bilgiler çerçevesinde artık bizler gezdireceğiz diyen Fiçor, bu gezide bize rehberlik eden dokuz Eylül üniversitesi Arkeoloji bölümünde yüksek lisans yapan Selçuklu Arkeolog Ulaş Ermiş’e teşekkür ederiz diyerek. Bundan sonraki kültürel gezilerimize tüm Selçuklu bayanları davet etti.
 “Dersimiz Atatürk” filmine yoğun ilgi
CHP Selçuk ilçe örgütünün organize ettiği etkinliğe 290 kişi katıldı.


  Ünlü yazar Turgut Özakman’ın senaryosunu yazdığı “ Dersimiz Atatürk” adlı filmi izlemek isteyen Selçuklulardan gelen yoğun talep üzerine bir etkinlik düzenleyen Cumhuriyet Halk Partisi Selçuk İlçe Yönetimi Kuşadası Kipa Sinemalarında vizyona giren filmi izlemek isteyen 290 kişiyi kiralanan otobüslerle Kuşadasına götürdü. Yol ücreti dahil olmak üzere kişi başı 10 TL ödeyen Selçuklular üç ayrı salonda filmi izlediler.
 Etkinlikle ilgili görüşlerini aldığımız CHP Selçuk İlçe Yönetim Kurulu üyesi M.Akif Erkan:’ Daha önce organizasyonunu gerçekleştirdiğimiz“VEDA” filmi sonrasında partililerimizin ve vatandaşların bu organizasyona göstermiş oldukları yoğun ilgiden dolayı vizyona yeni giren ”Dersimiz ATATÜRK” filmini izlemek için bir etkinlik daha düzenledik. Dersimiz Atatürk filmi, uzun zamandır Atamızı yıpratmak için onun yaşamını çarpık bir şekilde anlatan çağdışı düşüncelere karşı, Mustafa Kemal’i bir ders niteliğinde herkesin kolayca anlayabileceği, tamamen doğrulara dayalı hurafe ve abartılardan yoksun belgesel tadında başarılı bir film olmuş. Bu filmi izlerken Cumhuriyetimizi ne zor şartlar altında kurduğumuzu bir kez daha anlıyoruz, filmde Atatürk’ün dahi bir lider olmasının nedeni çok kitap okuması olduğuna güzel bir vurgu yapılmış, filmin bir sahnesinde Atamıza “iki liranız olsa ne yaparsınız” diye sorulduğunda “bir lirasıyla kitap alırdım” demesi onun okumaya, bilgilenmeye verdiği değeri çok iyi gösteriyor. Özellikle gençlerin ve çocukların bu filimi izlemelerini çok isterim, yeni nesillerin başarılı bireyler olabilmesi için gereken tüm dersler bu filimde mevcuttur” dedi.


CHP KADIN KOLLARI YAŞLILARI ZİYARET ETTİ.


 
    Yaşlılar Haftası kapsamında CHP Kadın kolları Selçuk Huzur Evindeki yaşlıları ziyaret ederek, onların yaşlılar gününü kutladılar ve karanfiller verdiler.
 
    Selçuk CHP ilçe Başkanı İbrahim Adıgüzel, CHP ilçe sekreteri Mustafa Ürkmez, CHP Kadın kolları Başkanı Mediha Fiçor ve beraberindekiler huzur evindeki yaşlılarla tek tek konuşarak dertlerini dinlediler.
    Yaşlılarımızı sadece bugün değil de her an anmamız gerektiğini belirten CHP Kadın Kolları başkanı Mediha Fiçor kendilerinin ara sıra ziyaret ettiklerini, herkesin bu huzur evindeki yaşlıları hatırlamasını ve onların yanında olmasını arzuladıklarını ifade etti.
Fiçor;”Onlar dışarıdan gelecek ziyaretçiyi dört gözle bekliyorlar. CHP Kadın Kolları olarak biz onların ellerinden öpüyoruz ve onları çok seviyoruz. Çünkü bir gün bizler de böyle yaşlanacağız. Gün gelecek herkes yaşlanacak. Bu yüzden yaşlıları sakın unutmayalım” şeklinde konuştu.
D.D


CHP SELÇUK GENÇLİK KOLLARI TEKELİŞÇİLERİNİN

EĞLEMİNE DESTEK VEREN 24 LİSE ÖĞRENCİSİNİN

OKULDAN ATILMASINI KINADI

 
 
Bir basın açıklaması yayınlayan CHP Selçuk Gençlik Kolları Başkanı Uğur GÜLBAY; “Tekel işçilerine destek oldukları için İstanbul Çekmeköy’de Mehmetçik lisesinden atılan öğrencilere verilen ceza maksadını aşan bir cezadır. Tekel işçileri ile dayanışma içinde olmak istemeleri okuldan atılma nedeni olmamalıdır, bu bir zulümdür. CHP olarak bu çağdışı kararı kınıyoruz okul yönetimi verdiği bu ağır karardan umarım biran önce geri adım atar” dedi.  Gülbay; “Her şeyin açılıp saçıldığı günümüzde, bir yandan 12 Eylül’ün yargılanması gündeme gelirken; 12 Eylülün eseri olan düşünmeyen, üretmeyen apolitik ve pasif gençlik uygulaması hala yönetenler tarafından sürdürülmek istenmektedir. Ülkemizde demokratik açılım senaryolarının uygulamaya konulduğunu; fakat bir grup öğrencinin emek ve alın terinden yana olmaları nedeniyle okul yönetimi tarafından çok ağır cezalandırılmaları içler acısıdır. Bu gençlerin ellerinden eğitim haklarını almak yerine, bu gençlere ülkemiz sahip çıkmak zorundadır” dedi.

18 MART DENİZ ZAFERİMİZ SELÇUKTA KUTLANDI



 

      Atatürk anıtına çelenklerin sunumu ile başlayan tören  saygı duruşu ve istiklal marşının okunmasıyla devam etti. Kıdemli Çavuş Yalçın Genç’in Günün anlam ve önemi ile ilgili konuşmasının ardından öğrenciler tarafından şiirler okundu. Daha sonra Selçuk Kabristanındaki şehitlik ziyaret edildi. Tüm protokol üyeleri Kaymakam İnci başkanlığında şehitlerin mezarına birer karanfil bırakıp dua ettiler.

                  CHP İZMİR İL BAŞKANI EKREM BULGUN

SELÇUK İLÇE BAŞKANLIĞINI ZİYARET ETTİ

 
 
CHP İzmir İl Başbakanının ziyaretiyle ilgili görülerini aldığımız CHP Selçuk İlçe Başkanı İbrahim ADIGÜZEL:” 85 Yılı aşan laik Cumhuriyet anlayışını, geleneğini tersine çevirmeye çalışan bir iktidar ile karşı karşıyayız. Türkiye Cumhuriyetinin dokusuna müdahale etmeye çalışan bu siyaset anlayışını önümüzdeki genel seçimde sandığa gömmek için CHP’nin iktidara taşımada bize bilgi ve tecrübeleriyle katkı verecek Sayın İl Başkanımıza inancımız tamdır. Bu inanç ve samimiyetle İl Başkanımız Sayın Ekrem BULGUN’A çalışmalarında destek olmaya hazırız” dedi.
 

CHP BELEVİ BELDE BAŞKANLIK ATAMASI YAPILDI

İstifa eden CHP Belevi Belde başkanı Sebahattin Ayır’ın yerine CHP Selçuk İlçe Başkanlığı tarafından Mehmet Kırca CHP Belde Başkanı olarak atandı. Yönetimi ise şu isimlerden oluştu; Sami Türüdü, Kerim Görkem, Kenan Çampınar, İsmet Turacı, Hüseyin Uçmaz, Serpil Olgun, Selahattin Kavuk.

 
 Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Örgütünün organizasyonunda 160 Selçuklu Son günlerin Ses getiren Filmi ‘VEDA’yı Kuşadası Kipa da seyretti.



 

    Filimle ilgili görüşlerini aldığımız CHP Selçuk İlçe sekreteri Mustafa Ürkmez .”Atamızı konu alan filimler bizlerde büyük beklentilere neden oluyor. Salon çıkışında filimi izleyenlerin yüz ifadelerinden çoğunluğu etkileyen başarılı bir filim olduğu anlaşılıyor. Ürkmez; Katılımcıların olumlu tepkileri nedeniyle ilerleyen günlerde yapacağımız etkinlikler için bu etkinlik bizlere cesaret vermiştir partililerimizin gösterdikleri yoğun ilgiden dolayı çok mutluyuz önümüzdeki ay içerisin dede Cumhuriyet Halk Partisi olarak ”Dersimiz Atatürk” filimi içinde benzer bir organizasyonu yapmayı düşünüyoruz dedi
 

Tüm Türkiyede olduğu gibi 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Selçuk ilçesinde de düzenlenen törenle kutlandı.


     
Kadınlar Günü kutlamaları çerçevesinde Selçuk CHP İlçe örgütü Kadın kolları Hükümet konağı Atatürk Anıtı önünde bir tören düzenledi. Törene CHP Selçuk İlçe Örgütü Kadın Kolları Başkanı Mediha Fiçor, CHP İlçe Başkanı İbrahim Adıgüzel, CHP Selçuk Belediyesi Meclis Üyesi Filiz Ceritoğlu Sengel, Selçuk Belediye Başkanı H.Vefa Ülgür’ün eşi Hatice Ülgür, Selçuk Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Hayri Güller, CHP eski ilçe Başkanı Melih Şar, CHP Selçuk İlçe Örgütü ve Selçuklu bayanlar katıldı.
              CHP Kadın Kolları Başkanı Meliha Fiçor ve CHP Selçuk Belediyesi Meclis Üyesi Filiz Ceritoğlu Sengel’in Atatürk Anıtına çelenk sunumu ile başlayan tören Saygı duruşu ve istiklal marşının okunmasıyla devam etti. Daha sonra törende bir konuşma yapan CHP Selçuk ilçe örgütü kadın kolları başkanı Mediha Fiçor, 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutlayarak umudun genel müdürü olduklarını, başka ülke kadınlarının bugünden habersiz olduklarını belirtti. Kadınların haklarını savunması susmaması gerektiğinin altını çizen Fiçor; “Söylemek istedikleriniz içinizde köz olacağına konuşun söz olun” dedi. CHP Kadın Kolları Başkanı Mediha Fiçor şöyle devam etti: “Dünyayı döndürüp kainatı ışıklandıranlar, hayatı güzelleştirip savaşı bitirenler, meslekli mesleksiz genç yaşlı hayat kuran kuramayan fazlasıyla sokakta yahut dört duvar arasında akıllı, akılsız, edepli, çapkın, isyankar, uzlaşmacı, direnen, hakkını almış yada alamamış, savaş mağduru, hayatın acemisi, hayatın ustası kadınlarımız.
              Kendi içindeki savaşı fark etmeyip dışarıdaki hayatın ön saflarında savaşanların, gücünü fark edin artık. Her sabah dünyayı yeniden kuranlar evin ışığı, aşın tuzu, hep veren almayı aklına bile getirmeyenler, aklını da başına almayı bilmeyenler bereketli elleriyle dünyaya biçim verip erkekte tökezleyenlerin sevgi ve sabırla onları yeniden doğuran kadınlarımız. Kendi sonsuzluğunu yaratamayanlar. 8 Mart bizim günümüz. Tüm kadınlarımızın Kadınlar gününü kutluyorum” diye konuştu. Atatürk Anıtı önünde düzenlenen törenin ardından tüm katılımcılar Selçuk Belediyesi Akıncılar Huzurevinde bulunan yaşlıları ziyaret ettiler. Buradaki yaşlılara karanfil veren katılımcılar onlarla sohbet ederek, ihtiyaçları olup olmadığını sordular.

CHP GENÇLİK KOLLARI KADINLARIMIZI YANLIZ BIRAKMADI 

 
İzmir Büyük Şehir belediyesinin organize ettiği kadınlar haftası etkinliğine Selçuk Belediyesinin katkılarıyla el emeklerini sergileyen ve Stand açan Selçuklu Emektar kadınlarımızı Selçuk CHP Gençlik Kolları stantlarında ziyaret ederek  kadınların kadınlar gününü kutladılar.
 

         BETERİN BETERİ VAR ODA AKP...
 
Halk arasında içinde yaşanan durumu kısaca anlatan deyimler vardır. “Beterin beteri var” denir, “Gelen gideni arattı” denir. Tayyip Erdoğan iktidarı için her ikisi de geçerli.
Beter durum nedir önce biraz bunu açalım: Türkiye’nin AKP öncesi 10-15 yıllık dönemi beter bir dönemdi. Zayıf ve çaresiz, belli çevrelere teslim olan dış telkinlere açık iktidarlar dönemi…
Türkiye’yi yönetemeyen, ekonomiyi rant ekonomisine çevirmiş, üretimi unutmuş bir dönem. Enfl asyon almış başını gidiyor, işsizlik en büyük sorun, eğitimin seviyesi düşüyor, terör azmış, faili meçhuller yaşanıyor, halk yorgun düşmüş ne yapacağını bilemez halde…
Sonuç olarak beceriksiz yönetimin hatalarının faturasını ödeyen geniş halk kitleleri…
Sonunda da 2001 krizi…
Yetmez, bu dönemin bir özelliği de yolsuzluklarla, talanla anılıyor olmasıdır. Hortumlama dönemidir.
Bugün baktığımızda bunların hepsi fazlasıyla bu dönemde de yaşanıyor.
Ekonomi üretim değil rant ekonomisi…
Ekonomik problemlerde, işsizlikte, sağlıkta, eğitimde, şikâyetler her geçen gün artıyor…
Çiftçi üretemez halde, köyünü, tarlasını terk edip büyük şehirlere göç ediyor…
Emekli kendini geçindiremezken işsiz çocuğuna harçlık vermeye, torunların okuluna yetirmeye çalışıyor…
Çalışanlar öğretmeni, doktoru, hâkimi, memuru hepsi daha da mutsuz…
İşadamı şikâyetçi, işçi şikâyetçi… Türkiye ithalat cenneti olmuş, Türkiye’ye mal satan dış
ülkeler memnun, Türk üreticisi, imalatçısı malını satmakta zorlanıyor…
Yetmez yolsuzluklar almış başını gidiyor, iktidar yandaşları zenginlik üstüne zenginlik katıyor. Eski dönemden daha fazla…
Kamu kuruluşları peşkeş çelikmiş, haksız zenginleşmeler bu dönemde artarak sürmektedir.
Beter olmaya beter bir durumdur. Peki, beterin beteri kısmı ne oluyor?
Beterin beteri bu dönemin yeni uygulamaları olarak ortaya çıkan Ergenekon diye önüne geleni, işine geleni, muhalefet edeni susturma yöntemi…
Ekonomi kötü gidiyor diyen işadamına maliye baskınları, vergi cezaları yazma dönemi…
Medyaya inanılması güç baskılar, yargıya yönelik baskılar, Silahlı Kuvvetlere dönük saldırılar…
Telefon dinlemelerin sistemli hale gelmesi, 70 milyonu dinleyen düzenler kurulması, belgeler üretilmesi, ıslak imza diye olmadık yöntemler geliştirilmesi, CD’lere çeşitli bilgi ve belge kopyalayıp bürolara yerleştirme sonra da polis aramasında bulma, Sinan Aygün örneğinde olduğu gibi suikast silahı glock tabancanın bürosunda tesadüfen bulunuşu ve sahipsiz kalması… Kim koymuştur
o silahı?
Denizci subaylara yönelen suikast yapacaklar suçlaması ve bir subayın bu nedenle onur intiharı…
Korku imparatorluğu…
Bu dönemin eski dönemden farklı yeni unsurları bu ve benzeri olaylardır.
Beterin beteri kısmıdır. Gelenin gideni arattığı bölümüdür.
Komplo dönemidir. Yeni kısmı budur. Kötü ve beceriksiz, teslimiyetçi yönetim, yolsuzluk yapan yönetim ve bir üstelik komplo kuran yönetim…
Herkesin susturulmak istendiği dönem… Eskiden farklı olarak özgürlüklerimiz de gitti.
Eylem yapan işçiler, onlara destek olmaya kalkanlar iktidarın sillesini yemeye de hazır olmalılar.
Bu dönemi hep birlikte sona erdireceğiz. Bunu önlese önlese halk önler… Sandık önüne geliyor, az kaldı, AKP’yi sandığa gömerse bir daha belini doğrultamaz. Kimler geldi, kimler geçti, bunlar da gidecek. Esaslı biçimde gönderelim.
CHP; emekliye, çiftçiye, es
TEKEL İŞÇİLERİNE DESTEK YAĞDI



 
TEKEL’e ait fabrikaların özelleştirilmesi sonucu AKP hükümeti tarafından özelleştirme kapsamı dışında tutularak kapatılan işletmelerde çalışan işçilerin ülke düzeyinde başlattığı direnişe destek amacıyla beş işçi ve memur konfederasyonu tarafından bu gün gerçekleştirilen iş bırakma eylemine Selçuk’tan da destek yağdı.
Selçuk Belediyesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde çalışan işçiler iş bırakma çağrısına uyarak acil ve zorunlu hizmetler dışındaki alanlarda çalışmadılar.
İzmir Büyükşehir Belediyesine bağlı İZSU işçileri zorunlu olan işleri yaparken Selçuk Belediyesine bağlı işçilerden yalnızca Kreş, Aş Evi ve Huzur Evinde çalışanlar greve katılmadılar. Grev yapan işçileri başta CHP ‘liler olmak üzere çok sayıda kişi bulundukları birimlerde ziyaret ederek kutladılar.
CHP Selçuk Gençlik Kolları TEKEL İşçilerinin özlük haklarının ellerinden alınmasını kınayan bir imza kampanyası başlattı. İmza kampanyası metninde “Asıl amaçları sadece kazanılmış haklarının geri verilmesi ve insanca yaşamak olan TEKEL İşçilerinin haklı mücadelesini sonuna kadar destekliyoruz “ denilerek hükümetin tavrının kınandığı vurgulandı. CHP’ li gençlerin imza kampanyasına grevde olan işçiler ve çok sayıda Selçuklu imza atarak destek verdiler.
 
İmza kampanyası ile ilgili bir basın açıklamasa yayınlayan CHP Selçuk Gençlik Kolları başkanı Uğur Gülbay “Asıl amaçları sadece kazanılmış haklarının geri verilmesi ve insanca yaşamak olan Ankara’nın soğuğunda, ayazında 52 gündür eylem yapan TEKEL İşçilerinin haklı mücadelesini sonuna kadar destekliyoruz bir hafta sürecek imza kampanyamıza Selçuklu hemşehrilerimizin ilk günden göstermiş olduğukları yoğun ilgi ve duyarlılıktan çok memnunuz “ bu ülke yol geçen hanı değil bu ülkenin sahipleri var” diyen başbakanımızı CHP Gençliği olarak kınıyoruz, madem başbakanımız ülkemizin sahiplerini iyi biliyor bizede açıklamasını istiyoruz…
Ülkesi ve devleti için alın teri döken herkes bu ülkenin gerçek sahibidir Tekel işçileri de alın terlerini akıtan emekçi insanlardır ve ülkemizin gerçek sahiplerindendir.” Dedi.
 

İLÇE ÖRGÜTÜMÜZÜN 33.OLAĞAN KONGRESİNİ İBRAHİM ADIGÜZEL  KAZANDI




İki yıl süreyle CHP Selçuk İlçe örgütünü yönetecek isimler;
 
Yaşar Aydın
Bayram Burgaz
Demet Dabar
M.Akif Erkan
Fatma Güler
Arif Kaçmaz
Aynur Kaçmaz
Musatafa Ürkmez
          
Özge Yıldırım
 

   UĞUR MUMCU VE KATLEDİLEN AYDINLARIMIZ SELÇUK'TA CHP SELÇUK İLÇE ÖRGÜTÜNÜN YAPTIĞI BİR YÜRÜYÜŞLE ANILDI....

 
 

 
 

 
 






 
  


24 Ocak pazar günü Demokrasi şehitlerimizi anmak için saat 12.00 da Selçuk'ta İstasyon meydanında buluşuyoruz....

 UĞUR MUMUCU’YU UNUTMADIK,UNUTMAYACAĞIZ
28 Ocak Saat: 19.30 da Efes Tiyatro Salonunda Genç Arkadaşlarımızın Belgesel ve Şiir Dinletisi Olucaktır...





 
Atatürkçülüğün yılmaz savunucusu, Cumhuriyet ve Demokrasi aşığı UĞUR MUMCU ‘yu aramızdan ayrılışının 17.yılında bir kez daha saygıyla, sevgiyle, hasretle anıyoruz. UĞUR MUMCU’YU unutmadık. Atatürk Türkiye’si varoldukça da unutmayacağız, unutturmayacağız. Demokrasi anıtı olarakta sonsuza değin yaşayacaktır.
    UĞUR MUMCU’NUN bedenini öldürdüler ama; Düşüncelerini, aydınlanma adına yaktığı ışığı, araştırmaları, ortaya döktüğü kirli çamaşırları yok edemediler. On yedi yıl önce söylediği dış güçlerle, terörle ilgili söylemleri güncelleşti, yaşıyoruz şu günlerde…
   UĞUR MUMCU kimler için öldüğünü kendi kaleminden aktaralım:’’Anadolu’nun yoksul köylüleri sizin için öldük, İstanbul’daki, Ankara’daki işçiler sizin için öldük, Adana’daki pamuk işçileri sizin için öldük, Amerika üsleri kaldırılsın dedik diye öldürdüler bizi. Hukuk adına, özgürlük adına, demokrasi adına, batı uygarlığı adına, sizin için öldük. EY HALKIM UNUTMA BİZİ.’’
    UĞUR MUMCU ben ATATÜRKÇÜSÜYÜM, ben CUMHURİYETÇİSİYİM, DEVLETÇİSİYİM, ben HALKÇIYIM, ben ULUSÇUYUM, ben LAİK ‘im dediği için öldürüldü. UĞUR MUMCU’YU Aydınlıktan korkan yarasalar, emperyalizmin maşası olan işbirlikçiler, tarikat, ticaret, siyaset üçlüsünü kaynaştıran din bezirganları Cumhuriyet ve Atatürk Türkiye’sinin temellerini yıkmaya çalışan vatan hainleri öldürdüler. Bu ayıbı biz yüzlerine vurmaya devam edeceğiz.
   EY HALKIM geliniz UĞUR ‘u anma günlerinde bir olalım.UĞUR MUMCU’nun uğruna öldüğü ilkelerini haykıralım.UĞURLAR ÖLMEZ,ATATÜRKÇÜLER TÜKENMEZ diye….
 Demokrasi şehidi, Demokrasi anıtı Uğur mezarında rahat uyu,
                SENİ HİÇ UNUTMADIK,UNUTTURMAYACAĞIZ….
                                                                                          



CHP’Lİ KADINLARDAN TEKEL İŞÇİLERİNE DESTEK

     İşyerleri kapatıldığı için özlük haklarıyla kamu kuruluşlarına yerleştirilmelerini isteyen ve bu istek doğrultusunda   üç haftadır Ankara başta olmak üzere çeşitli kentlerde hükümeti protesto eylemlerinde bulunan Tekel işçilerine bir destekte Selçuk CHP Kadın Kollarından geldi. Cumhuriyet Halk Partili kadınlar haksızlığa uğrayan on iki bin tekel işçisinin yanında olduklarını belirterek “Ankara’da Tekel işçilerine insanlık dışı biçimde müdahale etmek kabul edilebilir bir şey değil. Türkiye’de artık demokrasinin kesinlikle bulunmadığı toplantı ve ifade özgürlüğünün ortadan kaldırıldığı bu iktidarın hoşuna gitmeyen eylemlerde bulunmanın düşman gibi görüldüğü bir dönemi yaşıyoruz. Türkiye’nin daha demokratik bir döneme girmesi için baskılar ve eylemler karşısında hepimizi tek yürek olamaya davet ediyoruz”  diyerek AKP hükümetini işçilerin sesine kulak vermeye çağırdılar.


 


 
  CHP SELÇUK  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol